Aydın Birinci
Seni kim anlar?
İlçemizdeki bir vakıfta Ailelerden Sorumlu olarak görev aldığımı daha önceki yazılarımda bahsetmiştim.
Kurum adı vermiyorum.Benim için kurumların taşımış oldukları misyonları ve yapılan işler önemlidir.Bir insanın yaptığı işlerde adının yazılması yerine yararlı ve kalıcı işlerde adının anılmasından yanayım.
Bir Allah razı olsun yeter.
İlçemizdeki ihtiyaç sahibi aileleri ve yetimleri tespit etmek için pek çok yer dolaştım.Tabi ki ulaşamadığım aileler ve yetimler vardır.İmkanlarımız dahilinde çalışıyoruz.Gönlüm her derdi olana ulaşmak ve çare olabilmek istiyor.Fakat elimizden geldiği gücümüzün yettiği kadarıyla çalışıyoruz.
Görevi yeni aldığım zamanlarda kayıt etmiş olduğum ailelerimizden kanserli bir annemizi kaybetmiştik.
Maddi durumları çok kötü bir aileydi.Buna rağmen Esmer anne benden sadece Korucuk Hastanesine gidebilmek için indirimli belediye kartı çıkartmamı istemişti.Halbuki tuvalete zor gidiyordu.
Eşi,hanımının tedavisi için çektiği kredi borcuna kesilen sigorta maaşından kalan parayla geçimlerini sağlamaya çalışıyordu.
Ev kira,biri üniversitede ,biri lisede ve ikisi ortaokulda okuyan 4 çocuk...
Esmer anne ölmeden önce ,devletin onun gibi hastalaraverdiği haklardan ambulansla hastaneye götürülme hakkını maalesef çok uğraşmama rağmen alamadım.
Neden mi?
Aile Doktoru,hastanın elimizde raporları olmasına rağmen eve gelip,hastayı görüp,bu hastanın ambulansla hastaneye götürülmesi gereklidir evrakını imzalamaması…
Biz hastanın durumunu, anlatmamıza karşı doktor bey iki sokak öteden eve bir ay sonra gelebildi.Söylediği tek söz,
“Ya… Bu teyze çok hastaymış gerçekten” oldu.
İki gün sonra Esmer teyze vefat etti.
Onun ömrünü uzatamazdım belki ama ömrünün son günlerinde tedavisine rahat gidebilmesini çok istedim.
Hastalığının çaresi yoktu ancak midesi su topladığından o suyun hastanede çekilmesi,ertesi günü ilaçlanması ve bir gün sonra da kemoterapi görmesi gerekiyordu.
Onun hem hastalığından hem de maddi olanaksızlığından çektiği sıkıntıyı anlatamadım.
Ben anlattım da anlamak istemediler…
Bir başka kayıtlı ailelerimden Mehmet kardeşim.Bu çocuk geçirdiği trafik kazası sonucu önce yatalak durumdaydı.Çok şükür fizik ve diğer tedavilerine elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışarak sağlığını kazandı.Ancak,sol ayağındaki damar kopması sebebiyle ağır işlerde çalışamazdı.Kirada oturuyor ve iki çocuk babası…
Tek isteği gücünün yettiği bir işi olup,çalışıp ailesine ve çocuklarınabakabilmek.
Her yere başvurdu.Onu dinlemediler bile.Sağa solagönderip durdular,oyaladılar.Bir-iki işe girdi ayağından dolayı idare etmediler.
Ben iki vakayı anlattım sadece,inanın anlatabileceğim birçok benzer sıkıntıları yaşayan,çeşitli vakaları da anlatırım, sayfalar almaz.
Kayıt için gittiğim ailelerin çocuklarına hep derim ki;
“Ne yapıp edin okuyun,meslek sahibi olun.O koltuklara sizler oturun.Çünkü çaresizlerin derdini,dertlinin derdini bir teksiz anlarsınız.
Doktor olun,öğretmen olun,kaymakam,vali,başkan,müdür olun…
Yaşadıklarınızı unutmayın.
Seni kim anlar biliyor musun?
Seni sadece SEN anlarsın…”
Allah a emanet olun…