Süper Admin
Sakarya, Kültürel Olarak Ne Kadar Merkez?
Geçen yazımda, Sakarya’daki kültürel merkeziyetçilikten; ilk yazımda da buna benzer bir konuya, sonraki yazılarımda değineceğimden bahsetmiştim. Bu yazımda bu konudaki düşüncelerimi netleştirmek istiyorum.
Öncelikle, yazılarıma beklemediğim şekilde geri dönüşlerin olması beni şaşırttı. Tanıyanların telefonla, tanımayanların da internet kanalıyla düşüncelerini iletmesi, üniversiteye gelerek konuşmak istemeleri, akıllarındaki soruları yöneltmeleri beni mutlu etti. İlginizden dolayı teşekkür ederim.
Son yazımın ardından, okurlardan gelen bazı sorularla da karşılaştım ve sorulara, bu yazımda yanıt bulabileceklerini belirttim.
Kültürel anlamda merkeziyetçilik için, tarihsel geçmişin varlığı önemlidir. Sakarya, yerleşimsel anlamda, tarihinin çok fazla derin olduğu söylenebilecek bir şehir değil. Bu anlamda İstanbul veya Bursa ile karşılaştırılamaz.
200 yıl sonra Sakarya’nın mevcut nüfusu ve göç alma hızı da değerlendirildiği zaman, bu merkeziyetçi yapı oluşturulamaz mı? Veya oluşmaz mı?
Bunun oluşabilmesi için öncelikle Sakarya’nın kısa süreli ziyaretler için cazip hale getirilmesi gerekmektedir. Yani; insanlar aradığı malzemeyi bulabilmek için başka şehirlere gitmek yerine diğer şehirlerden buraya alışveriş için akım sağlanmalı, sağlık hizmeti için başka şehirlere gitmek yerine diğer şehirlerden insanları çekebilmeli, eğitim için yine aynı durum velhasıl…
Bana ulaşan sorulardan birisi “Sakarya’nın ulaşılabilirliği bu durumu kolaylaştırmaz mı?” idi. Kolaylaştırır tabii ki ancak doğru politikalarla.
Bunların Dışında Sanatsal Olarak Yapılması Gerekenler
Bu gün şehrimiz sınırları içerisinde, 1 Devlet Konservatuvarı, 1 Güzel sanatlar Fakültesi ve 1 de Güzel Sanatlar Lisesi var. Resmi olarak bu kurumların dışında bir okul maalesef yok.
Peki Bolu’da, Zonguldak’ta, Kocaeli’de, İstanbul’da, Bursa’da neler var? Devlet Konservatuvarları, Güzel Sanatlar Liseleri, Güzel sanatlar Fakülteleri haricinde, müzik eğitimi bölümleri ve belediye konservatuvarları var.
Hatta bazı illerde birden fazla belediye konservatuvarı, birden fazla konservatuvar, birden fazla güzel sanatlar lisesi var.
Belediye Konservatuvarları
Bildiğim kadarıyla, Zeki Toçoğlu’nun Büyükşehir Belediyesi seçim beyannamesinde vardı. Ancak hala kurulamadı. Belediye konservatuvarı, şehrimiz için çok fazla gecikmiş bir konudur. Belediye konservatuvarının olmaması bazı sorunları beraberinde getiriyor. Devlet Konservatuvarı’nda 230 öğrenci var ve bunlardan 10 tanesi bile Sakaryalı değil. Güzel Sanatlar Fakültesi’nin de durumunun bundan farklı olduğunu sanmıyorum. Güzel Sanatlar Lisesinin de öğrenci bulamamak gibi bir problemi var ki son sene 2 sınav yaptılar. Buradan ise şu sonuç çıkıyor: “Sakarya’daki sanat kurumları, Sakaryalıya hizmet edemiyor.”
Bana gelen sorulardan biri de umutsuzluğumun, çalışmalarımızın desteklenmemesinden mi? olduğuydu. Sadece ben değil, bu konu ile uğraşan tüm sanat gönüllüleri desteklenememekten şikayet ediyor.
Kurduğumuz bir “Sakarya Halk Müziği Derneği” var. Yerimiz yok. Kendimize ait bir çalışma alanımız yok. Adapazarı Belediyesi, çalışma için bir yer verdi fakat yetmiyor. İl halk Kütüphanesi’nin üst katında bir salon var orayı İl Kültür Müdürlüğü’nden istedik, zamanın Kütüphane Müdürü bazı sudan sebeplerle vermedi.
“Sakarya Musiki Derneği” var. Yıllardır çalışmalarını sürdürmeye çalışıyorlar ama aynı imkânsızlıklar onlar için de geçerli. Neredeyse 2 yılda bir taşınıyorlar. Bu dernek, Konservatuvardaki Türk Sanat Müziği ile ilgilenen Sakaryalı öğrenciler ve hocaların, geçmişte mutlaka uğradığı, eğitim aldığı bir dernektir.
Sivil toplum örgütlerinin desteklenmeleri gerekmektedir. Bu yollarla sanat, halka ulaştırılmalıdır.
Sanat eğitimi veren resmi kurumlara altyapıyı sağlayacak olan kurumlar ve kuruluşlar da bu tür dernekler ve belediye konservatuvarlarıdır. Belediyeler, park ve yol yapmanın yanında sanata da biraz bütçe ayırırlarsa, dışardan getirdikleri guruplara veya kişilere de uzun vadede kaynak aktarmak zorunda kalmayacaklardır.
Diğer bir soru ise, farklı etnik gurupların Sakarya’da olması, kültürel gelişime katkı sağlamaz mı? tabii ki sağlar ancak Sakarya’daki etnik guruplar tamamen kendi içlerinde yaşamaktalar, dışarıya kapalılar. Bu durum da kültürlerinin kapalı kalmasına sebep olmakta.
Peki ne yapılmalı?
- Alt yapı niteliğinde olan dernekler tespit edilerek, çalışmalara destek verilmeli.
- İlçelerde de olmak üzere belediye konservatuvarları kurulmalı.
- TRT THM Repertuvarında 5 adet Sakarya türküsü bulunmakta. Bu sayının arttırılması için türkü derlemesi yapılmalı.
- Yöresel kıyafet, yöresel yemek, halk dansları, yöresel ağız özellikleri alanlarında üniversite ile ilişkili derleme çalışmaları yapılmalı.
- Sağlık, eğitim alanlarında daha çok yatırım yapılmalı.
Acil olarak bu maddeler hayata geçirildiği takdirde, umutsuz olmayabilirim.