HaberHendek.Com Reklamları HaberHendek.Com Reklamları HaberHendek.Com Reklamları
Kartal Türk

Kartal Türk

Sadece lider mi?

Yazar: Kartal Türk
Tarih:
Okunma: 2106
Yorum: 0
Yazı Boyutu:
Paylaş:
LİDERLER
Calder İnsanlar için liderlerin etkilerini abarttıklarını savunuyor. Liderler organizasyonlarının yazgısının belirmekte “kahraman figürler” olarak resmediliyorlar. Liderlerle anılan mistik ve romantik bir nitelik söz konusu ki bu da Amerikan kültüründeki tek atışta kötü adamı yenen yalnız kovboy ya da tüm dünyayı teröristlerin nükleer saldırısından tek başına kurtaran gizli ajan gibi bir figür.
Bu yüzden bununla alakalı olarak organizasyonun geleceğinde, hedef amaçlı sistemdeki toplumun genel refah düzeyi ile alakalı olarak bireylerin ihtiyaçlarını karşılaması bekleniyor.Büyük organizasyonlarda liderlik vasfını taşıyan kişiler, modern medeniyetlerdeki sözü dinlenen kişi olarak sembolize ediliyorlar.
Batı demokrasilerinde Lider yön gösterici vizyon sahibi ve takım çalışması ile örgütsel hedeflere ulaşmada koçluk görevi yürütür. Başarı yada başarısızlık takıma, ekibe ve projelere aittir.
Bizim ülkemizde ve Asya toplumlarında lider bilgi,tecrübe, güvenirlilik ,davranış, karizma ve söylemleri ile kişileri etkileyen kişilik olarak tanımlanır.
Bizim toplumumuz aidiyeti yüksek olan bir topluluktur.Ait olma ihtiyacı bir aileye,millete,dine,cemaate,siyasi partiye,futbol takımına,bir derneğe ait olmak şeklinde karşımıza çıkar.
Bu aidi yatlarda da çok fanatik ve güçlü bağlar ile bağlı bir toplum yapısı oluştururuz.
Bazen kendi kişiliğinin önüne geçer aidi atları aynı aileden farklı siyasi görüşlerde insanlar kavga edebilir hatta tuttuğu takım için bile en yakın dostlar tartışır kavga edebilirler.
İşte kendi yapamadıklarımızı bu aidiyetler içinde yapmaya bu gruplarda kişilik bulmaya çalışırız.
Bu guruplardaki liderlerle özdeşleşiriz onların karizması gücü bizi etkiler. Hatta bu güç bizim gücümüz gibi algılamaya başlarız.
Grup yada aidiyetimiz başarılı olsunda nasıl olursa olsun kulüp yada parti başkanımız yada dernek başkanımız bizim liderimiz ve onlar kusursuzdur. Onlar başarı için her türlü hatayı bile yapsa biz hatayı eleştirmez başarı için bu hataları bile savunuruz.
İşte ailede, siyasi yapılarda, futbol kulüplerimizde yaşanan budur. Hedefe giden her şey meşrudur.
Liderlerin önünde iki seçenek vardır. Ya örgütü ve kendinizi ne olursa olsun başarıya taşıyacaksınız yada ilkeler ve fikir çerçevesinde mücadele edeceksiniz.Başarısızlıkta da liderliğiniz sorgulanacaktır.
Teşkilatta eğer karizmanızla kitleleri etkili yememiş iseniz mutlaka yerinizden olursunuz.Oysa başarı sadece liderin yada başarısızlık sadece liderin değildir.Her birey kendini sorgulamalıdır.
Sorgulanması gereken ikinci konuda kadrolar doğru seçilmiş mi yoksa devşirme kadrolar davayı hareketi teşkilatı toplumdan tabandan uzaklaştırmış mıdır?
Bu sorgulama yapılırken bunun yeri teşkilattır.

BÖLÜM 2
DALINDAN KOPAN YAPRAĞIN AKIBETİNİ RÜZGÂR BELİRLER. A.TÜRKEŞ
Fikir ve teşkilatçılıkla ilgili en çok sevdiğim sözlerden biridir. Günün ve zamanın şartlarına göre bukalemun gibi renk değiştiren, çıkar ve menfaat için her kalıba giren kişiliksiz omurgasız insanları aklıma getirir.
İnsanlar farklı fikirlere sahip olabilir bizimle aynı düşünmeye bilir. Vatan ve millet, din düşmanı değilse saygı duyar anlamaya çalışırım.
Ancak dün bizimle yola çıkanların koltuk makam mevki bulamadığı için arkadaşlarını terk edip fikir fırıldağı olup başka kollara düşerken yine zaman ve çıkar gereği geri gelip fikirden ideolojiden bahsetmesi çok komik ve ayıptır.
Bizler ceplerimizde ki son öğrenci harçlıklarımızla ocağımızın bacasını tüttürürken yanımızda olmayanlar bu gün hareketin söz meclisinde olamazlar.
Meydanı boş bulup davayı manevi çizgisinden kendi ikbal çizgisine çekenler hiç ummadığı an o dünün çilekeş vefalı alperenlerini karşısında bulurlar.
Unutmasınlar ki kimse bu hareketin sahibi yâda üstünde değildir. Teşkilatlara üç gün uğrayıp üç kuruş para verdim diye 40 yıllık hareketi yönetme bilge kişisi unvanını kendinde bulmasın.
Bu davaya HENDEK’TE hizmeti geçenleri konuşursak,
M.Bülbül, A.Mercan, N.Şafak, A.Bilgi, E.Gürbüz, C.Cerav, E.Yazıcı, E.Yaşar, E.Meyvacı, Y.Aygüneş,
T.Baba oğlu, H.Görüm, Y.Akçay, Rahmetli M.F eza, B.Dertli ve isimlerini yazmakla bitiremeyeceğim birçok dava arkadaşımız ve şuan görev yapan arkadaşların hizmetleri unutulamaz.
Elbette büyüyeceğiz eski yeni diye bir kavram olamaz ancak omurgalı çilekeş dava adamları ve fırıldaklardan oluşan bir ayrım elbet yapılabilir.

Selam size! Üstünüzde bütün bakışlar,
Bir gün olur tarih sizi elbet alkışlar!

SELAM SAYGI DUA İLE

Yorumlar

Lütfen aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
  • Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
  • Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
  • Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
  • Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
  • Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
  • Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
  • Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
  • Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.