Öznur Salkım
PARA İŞİ DEĞİL GÖNÜL İŞİ
Bir elin verdiğini diğer elin görmemesi gerekir.
Dünya insanlıktan nasibini almamış yüzlerce insanla dolu.
Para, şan, şöhret, mal, mülk derdine düşerek kendinden başka hiçbir şeyin farkında olmayan kişilere en büyük ders şüphesiz ki yaradandan gelir.
İşte tamda bu noktada geçmişte yaşananlardan kendilerine ders çıkaran ve ellerindeki tüm imkanları sadece insanlığa yardım için harcayan hatta kullandığı arabasını baş koyduğu bu yolda gözünü kırpmadan satan biri ve bunu yaparken de ailesine başka bir şey söylemek zorunda kalan bir insan ve onun gönüllü arkadaşlarını yazmak geçiyor içimden.
Biliyoruz ki ülkemizde trafik kazaları kaçınılmaz gerçeklerden biri.
Kayıplar, evden kaçanlar, kaçırılanlar derken bunu böyle sıralamaya kalksak birçok vakaya doğru ilerleyebilir.
Bir de doğal afetler var.
Hiç beklemediğimiz bir anda aşırı yağmurun sele dönüşümü, toprak kayması, yangın ve ülkemizin sık karşılaştığı geçmişte en derin acılarına şahit olduğumuz deprem gerçeği...
Bütün bu durumlarda millet olarak olaylara yardımcı olmaya çalıştığımız gerçeğini görmemezlikten gelemem tabi ki; ama yaptığımız her müdahaleyi de kontrollü ve bilinçli olarak yapmamız gerektiğini de unutmamalıyız.
İşte hem bu yüzden hem de onlarca gönüllü insanın neleri başardığını gösterebilmek adına ilçemizde de faaliyet göstermekte olan arama kurtarma ekibi üyelerinden dernek başkanı Erdal Aydın ve dernek üyesi Cevat Çakır ile bir görüşme gerçekleştirdik.
Kendilerine bana ayırdıkları zaman için sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
Umarım bu sohbet onların vurgulamak istedikleri noktaların istedikleri sonuçlara ulaşmasına da sebeb olur ve bizimde çorbada tuzumuzun olmasına vesile olur.
- Öncelikle sizleri tanıyalım çok kısa bir şekilde
Ben Erdal Aydın.
Dernek başkanayım.
- SAKE ne demek.?
Sake Sakarya Arama Kurtarma Ekibi
-Kuruluş sebebi amacı nedir?
2014 yılında gönüllü arkadaşlarımızla kurduğumuz bir dernek.
İnsanlara yardım edebilmek adına başladık bu işe.
Öncesinde başka bir dernekteydik, orayı bıraktık. Dernek başkanı yüzünden pek aktif olamıyorduk.
On arkadaşımızla birlikte ayrıldık ve bu derneği kurduk.
2014 yılından beri AFAT la birlikte bugüne kadar yaklaşık 200 adet vakaya katıldık.
Hepsinden de başarılı sonuçlar elde ettik.
Eğitimli arkadaşlarımız var. Dalış ekibimiz var su altı, su üstü, dağcı arkadaşlarımız var profesyonel eğitimlerini bitirmiş. Arama köpeğimiz var.
İçişleri bakanlığından aldığımız projemiz var. Bundan dolayı jolyak botumuz var. Dronumuz var, hava aramaları için. Su altında kayıp vakaları aramak için sonur cihazımız var, su altını gösteren.
Yani böyle bu şekilde kurduk, devam ediyoruz, arkadaşlarımızla güzel bir yere geldik, devamda ettireceğiz inşallah.
-Bu dernek Hendek 'e bağlı bir dernek mi?
Evet. Sakarya'nın Hendek ilçesine bağlı; ama biz genele hitap ediyoruz. İhtiyaç halinde il dışına da çıkabiliyoruz.
- Herhangi bir siyasi parti ve ticari kuruluşla bir bağlantınız var mı?
Kesinlikle yok.
- Yaptığınız bu hizmet ve çalışmalar karşısında herhangi bir ücret alıyor musunuz?
Ücret almıyoruz. Almadığımız gibi her gittiğimiz vakaya arkadaşlarla birlikte toplanıp cebimizde ne varsa ortaya koyuyoruz. Bütün ihtiyaçlarımızı bu şekilde karşılıyoruz.
- Biz sizleri zaman zaman Araştırmacı Gazeteci Müge Anlı' nın programında görüyoruz. Adınızı duyan bir kurum. Bu konuyla ilgili söyleyecek bir kaç cümleniz var mı?
Müge Hanım ile yayın yönetmeni Kebriye Hanım aracılığı ile görüştük. Olaylar ile ilgili bir iki vakaya gittik. Kendisinin izniyle bizlik olan vakalarda irtibata geçiyor ve desteğe gidiyoruz. Gitmeye de devam edeceğiz.
- -Ücret almadığınızı söylediniz. Bu dernek dışında ne işle meşgulsunuz?
Ben gördüğün gibi esnaflık yapıyorum. Cevat arkadaşımız zaten aşçı. Dernektekilerin hepsi çalışıyor. Kimisi esnaf kimisi fabrikada çalışan işçi.
- Bu derneğe gönüllü olarak gelmek isteyen oluyor mu?
Tabi ki oluyor.
- Ne yapmaları gerekiyor?
Öncelikle başvuru yapması gerekiyor bize. Yönetimdeki arkadaşlarla değerlendiriyoruz. Sonrasında kendilerini çağırıyoruz. Bir takım eğitimlerimiz ve faaliyetlerimiz var. Kendisine bu eğitimleri verdikten sonra başarı gösterdiği taktirde üyeliğini yapıp aktif bir şekilde vakalara çağırıyoruz.
_ Bugüne kadar en büyük desteği kimden aldınız?
İlk başta Turgut Babaoğlu'ndan aldık. Henüz belediye başkanı olmadan.
2014 yılında derneğimizi kurduğumuzda kendisine gittik, kendisinin hiçbir konumu yoktu durumu anlattık. Dernek kurduk bize bir şey yapabilir misin dedik. Kendisinin boş ofisi vardı o bize ofis malzemelerini verdi. Masasını sandelyesini temin etti. Bir yerlere gidilirken mazotumuzu doldurdu kendi cebinden. Yani bir tek Turgut Abi diyebiliriz. Burdan da bir kez daha teşekkür ediyoruz kendisine.
- Bunun dışında kimseden yardım almadınız mı o dönem belediye başkanı ya da Hendek in tanınmış iş adamları gibi?
Hayır almadık. Bu konuda çok muzdarıp kaldık. Yani üvey evlat muamelesi gördük.
Onlara buradan söylemek istediğiniz bir şey var mı çok kötü eleştirmemek şartıyla?
Yani futbol takımlarına gösterdikleri ilginin alakanın ya da yardımın üçte birini bize yapsalar biz Hendeği bir bu kadar daha ön plana çıkarırız.
Operasyon ihbarlarını nasıl alıyorsunuz?
AFAT tan geliyor bize. Kriz merkezinden. Aydız programından.
Diyelim ki Geyve de boğulma vakası var. Dernek hazırlanıp çıkabilir mi diye bilgi alıyorlar. Bizde yazıyoruz evet 5 kişi çıkıyoruz. Tabi kimlik bilgilerimizi oraya verdiğimiz zaman aydezden bize görevler çıkıyor ve olaya dahil oluyoruz. Yani AFAT ın şemsiyesi altında çalışıyoruz biz.
- Gönüllü kişiler bu operasyonlara katılabiliyorlar mı?
Eğitimlerini aldıktan sonra evet; ama normal bir gönüllüyü dahil etmek söz konusu olamaz. Kenardan izleyebilir sadece. Başına bir durum geldiği halde sıkıntı yaşanır. Biz ve bağlı olduğumuz kurumlar adına yalnızca eğitimli olanlar katılabilir.
- Ne kadar bir zaman sonra sizlere katılabilir gönüllüler?
Eğitimler 2 - 3 ayda tamamlanıyor; ama tekrarlanıyor eğitim bitti diye bir şey söz konusu değil.
- Aldıkları eğitim alanları neler?
İlk Yardım eğitimlerimiz var su altı su üstü arama ekibimiz var. Dağda kurtarma ekibimiz var.
Bizimle birlikte geliyorlar bakıyoruz aktif vakalarda da geliyor sonrası çağırıyoruz. Eğitim alana kadar; çanta taşıma, lojistik destek gibi bize yardımcı olabilecekleri alanlarda değerlendiriyoruz. Eğitim bittikten sonra tam destek.
- Türkiye genelinde adını duyurmuş bir dernek siniz. Hendek genelinde sizlere katılmak isteyen kişiler var mı?
Aslında bizi çok kişi arıyor. İşte biz gelsek ne kadar alacağız. Sizler ne kadar maaş alıyorsunuz gibi sorular soruyorlar. Maaşlı düşünüyorlar bizleri oysa biz sadece gönüllü olarak yapıyoruz bu işi.
Cevat kardeşimle birlikte bugüne kadar cebimizden harcadığımız kayıtlı para miktarı 60.000 TL kadar çıkıyor. Kayıt dışı olanları saymıyoruz. Benim kendime ait iki aracım vardı birini sattım dalış takımı aldım. Evde eşime de söyleyemedim kaza yaptım diye geçiştirdim.
- Nerden tutuldunuz bu sevdaya herkes yapamaz?
Eskiden beri vardı zaten. Biz depremi yaşadık. Yokluğu, çaresizliği gördük. O zamanlar bu kadar AFAD gelişmemişti. Teknolojik aletler, cihazlar yoktu. Şu an gerçekten her imkan var; ama yeterli değil. Bu olayları gördük yaşadık ve insanlara neden yardımcı olmayalım dedik.
Gönüllü; ama harbiden gönüllü insanları topladık, bizim gibi. Mesela şu an 80 - 87 kişi var üye; ama aktif 15 kişiyiz. Bugün bir şey olsa buradan grubumuza mesaj atayım.
Karasu'da boğulma vakası var. Diye. Hemen 10 kişi izin alıyor. İzin alamayanlara da vali beynimizin aracılığıyla yazı yolluyoruz ve izinlerini almalarına yardımcı oluyoruz.
- Deprem bölgesindeki ve sık sık küçük depremler yaşıyoruz. Hendek ve Sakarya olası r depreme ne kadar hazırlıklı sizce?
Zaten derneklerin kurulma amacı bu. Her ilçede olması gereken bir şey. Sakarya da bugün deprem olduğunu var sayalım AFAD Hendek'e ne zaman gelecek. Yollar kapalı, lojistik desteği kim sağlayacak? İşte bu yüzden Hendek'teki gönüllü arkadaşlarımız olaylara anında müdahale etmesi için dernekler kurup eğitimler veriliyoruz.
Herkes biraz anlayışlı olsa gelip bize katılsalar çok daha bilinçli bir toplum oluruz.
Ya adam evde tava tutuştuğunda nasıl söndüreceğini bilmiyor.
Bizde onlardan rica ediyoruz hangi bölgede yaşıyorlarsa o bölgedeki derneklere katılım sağlasınlar. Akyazı'da SABA, Karasu'da SADDER derneğimiz var. Adapazarı'nda var, İzmit' te var. Yani her ilde ilçe de derneklerimiz mevcut. Gelsinler üye olsunlar ve faaliyetlere katılsınlar.
- Size maddi yardımda bulunmak isteyen kişilere karşı bir talebiniz var mı?
Vallah var yani. Bizlere maddi destek olurlarsa memnun oluruz. Artı bize oldukları destekleri esnaflarımız ya da iş adamlarımız %100 ünü vergiden düşüyor. Yani ceplerinden ekstradan bir para çıkmıyor. Vergiye vereceklerini SAKE'ye 5000tl civarında bağış yapıyor yıl sonunda o parayı vergiden düşüyor. Biz bunu talep ediyoruz iş adamlarımızdan; ama pek olumlu yaklaşan da yok. Anca acısını yaşayınca farkına varacaklar.
- Eklemek istediğiniz, duyulmasını arzu ettiğiniz düşünceleriniz varsa bunlardan devam edebiliriz.
Bu destekte Ali İnci'nin de biraz payı var. Ali Başkan başkan değilken sağolsun yakıt ve yemeğimizi karşılıyoruz ki zaten oğluda bizimle birlikte bu dernekte.
Cengiz Şahin abimiz var; mütahit. Ona da teşekkür ederiz.
Turgut Abi ona ayrıca çok teşekkür ederiz.
Bizim gibi derneklere çok destek gerekiyor. Spor kulüplerine verilen değerlerin bizlere de verilmesini istiyoruz.
Şunu anlatayım mesela. Sitemde edeyim biraz. Geçen yıl Çamsan Fabrikasında çalışan iki kardeşimiz Sakarya Nehri'nde boğuldular ve kayboldular. Biz oraya gittiğimizde iki üç tane mütahit vardı, yakınları imiş. Olayı izlediler. Sonrasında bize dediler girin arayın. Bizde bu olayda botumuzu patlattık onlara da açıklamasını yaptık, hani botumuz patladı giremeyiz dedik.
"Siz bu çocukları bulun, botunuzu biz alacağız." Dediler.
Dedik "Abi gerek yok. Biz kendi ihtiyaçlarımızı kendimiz karşılıyoruz."
Yok dediler alacaz 15000 TL lik bir bot alacaz.
Bizde dedik madem öyle 10000 TL de biz katar daha iyi bir şey alırız her şeye hitap ederiz dedik.
4.gün birini 5.gün de diğerini bulduk. Cenazeler getirildi defnedildi. Aradan 20 gün geçti arayan soran yok. Biz arayalım, bilelim dedik ne düşündüklerini. Aradık işte dediler şimdi durumlarımız bozuk, iş yok satış yok kusura bakmayın.
Biz zaten bir şey istemedik. Kendileri teklif etti, kendileri caydılar; ama Allah'a şükürler olsun içişleri bakanlığına bir proje yaptık. Marmara'da 3 tane onaylandı. Bir tanesi de bizimkisi. İçişleri bakanlığı araştırdı SAKE'yi yani tebrik mektupları aldık. Sonrasında bu botumuzu içişleri bakanlığı aldı.
13000 TL ye dron aldı. Su altını gösteren cihaz aldı. Eğitimlerini karşılaşmamız için kişi başına 500 lira verdi, dedi 50 kişiye eğitim vereceksiniz.
50 kişiye biz eğitim verdik. Şehire uzak olan bölgelere gittik içişleri bakanlığının desteğiyle tabi ki.
Eğitim şart! Gerçekten öyle. Mesela; Hendek'te bir tane ambulansımız var. Dikmen'de ikamet eden bir vatandaş arıyor, kulağım ağrıyor ambulans istiyorum diyor. Aynı anda çarşı merkezinde de bir kaza oluyor, bizler müdahale etmeye gidiyoruz ambulans yok millet sitem etmeye başlıyor. Haliyle ambulans geç gelince olan sağlık görevlilerine oluyor. Oysa gerçek şu ki ambulans çıkmış Dikmen e gitmesi gelmesi derken zaman alıyor. İnsanlar her şeyi bilinçsizce kullanıyor. Bu durumu anlatınca hak veriyorlar; ama tabi anlattıklarımız anlatamadıklarımızdan fazla olmadığı için bu sorunlar hep devam ediyor.
Bizde bu işin içine girmeden önce böyle düşünenlerdendik; ama şimdi aldığımız eğitimler doğrultusunda her şeyin farkına vardık.
Tüm insanlarımızı buna davet ediyoruz.
Şimdi bizler olay yerinde insanlarımızı sakinleştiren taraftayız.
- Geçenlerde bir sitem yazısı paylaşmıştınız. Bunun nedeni hakkında konuşalım mı biraz?
Bizim bağlı olduğumuz kurum AFAD. Sakarya İl başkanımız AFGD diye bir dernek kuruyor ve şu anda da o derneğin başkanı. Bizleri arayıp derneklerine üye olmamızı istedi. Bizim zaten mevcut bir derneğimiz var; niye başka bir derneğe üye olalım. Oraya üye olduğumuz taktirde gittiğimiz vakalarda SAKE adı altında değilde AFGD adı altında çalışmış olacağız ve tüm emeğimiz yok olacak. Kabul etmedik; onlarda bize cephe almaya kalktılar. Bunu neden yapıyorlar onuda bilmiyoruz. Koca devlet yani biz zaten onlarla aşık atamayız. İşte bir gün bir vakaya gidiyoruz. Şeker çay parası istediler bizden 5 lira.
Biz zaten gittiğimiz her yere yemeğimizi yapıp götürüyoruz. 100 kişilik yemek yapıyor sağolsun Cevat kardeşimiz bizim dışımızdaki tüm arkadaşlarımıza da davet edip birlikte yiyoruz.
İşte bende bunu dile getirmek adına cimere yazı yazdım. Çay şeker parası istenmesin diye.
Oradan valiliğe, valilikten AFAD başkanımıza yazı gitmiş. AFAD başkanımızda yazı göndermiş bana sağolsun. "Böyle bir şey yoktur." diye
Sonrasında da ben onu şikayet ettim diye eğitimlere bizi çağırmamaya başladı.
- Bu onların zararı bir durum değil mi?
Zararından ziyade yasak aslında yaptığı şey yanlış.
Geçen hafta su altı, su üstü arama kurtarma eğitimi vardı Sapanca 'da bizi davet etmedi.
Bisikletçiler derneğini davet etti başka bir derneği davet etti. Bu derneklerin bu eğitimlerde ne işi var. Biz dalgıçız. Bizi çağırıp bize eğitim vermeleri gerekirdi.
- Bu konuda yapabileceğiniz herhangi bir şey yok mu?
Şikayetlere devam ediyoruz.
- Olumlu olumsuz bir dönüş sağlandı mı?
Dün AFAD başkanımız belediye başkanımızın yanına geldi,bizim için. İşte o da sistemlerde bulunmuş. Sağolsun Turgut Başkanımız'da bizler adına gerekli açıklamayı yapmış, bizleri bir araya getirme sözü vermiş.
Sonuç olarak içişleri bakanlığından randevü aldım. Yakınlar sonuçlanır. Süleyman Soylu ile de bu durumu görüşeceğim. O zamana kadar çözülmezse; ama çözülür diye düşünüyorum.
Devlet kurumunun başındaki adamın bir STK ile uğraşması bana hiç mantıklı gelmiyor. Bir şikayet olayının bu noktaya getirilmemesi gerekirdi. Zaten bizler de görevlerimize devam ediyoruz.
Mesela bugün Karasu ve Kocaeli'nden aradılar. İnternet üzerinden bulup araştırmışlar arama kurtarma ekibi olduğumuzu öğrenmişler. 3 gündür aradığımız bir kaybımız var gelir misiniz dediler. Bizde kalktık gittik. Ekiplerimizden biri şu an orada ve yaklaşık 2 saat önce de aranılan çocuğa ulaşılıp ailesine teslim edildi.
-Bu konuyla ilgili teşvik edici reklamlarınız ya da sponsorlarınız yok mu?
Sponsorumuz yok tabi ki. Şu an yaşamadıklarımız için insanlar bunu anlamıyorlar. Anca başlarına bir şey geldiğinde farkına varacaklar; ama tabi o zamanda geç olabilir.
Bizim henüz bir dernek büromuz yok doğru düzgün. Bir konteynerımız var, kırık dökük içinde malzelerimiz var; ama hep çürüdüler falan. Bizim öncelikle bu işleri yürütebileceğimiz güzel bir yere ihtiyacımız var yardımcı olmak isteyenlere de sesimizi duyuralım sizlerin aracılığıyla.
Birde biz bayanların bizim aramıza katılmasını istiyoruz. Yaşanan bir afet esnasında mağdur bayanlar bizlere dertlerini anlatmakta çok zorluk çekiyorlar. Bazen anlatamayanlarda oluyor. O yüzden bayanları bu tür aktiviterde görmek istiyoruz. Bizim 85 kişilik ekibimizin içinde 25-30 bayan üyemiz var. Onlarında yalnızca 3 tanesi aktif durumda.
Biz destek istiyoruz halkımızdan. Ne bilelim kıyafetlerimi i dikebilecek ya da bu konuda yardımcı olabilecek kişiler iletişime geçebilirler bizlerle.
Olay yerlerine giderken yakıtımızı karşılayabilecek esnaf arkadaşlarımız olsun istiyoruz. Hendek halkıyla el ele verip daha ileriye taşıyacağımıza inanıyoruz. En ihtiyaç duyduğumuz şey kesinlikle destek.
Bu yıl TV programlarımıza bir yenisi daha ekliyoruz. Müge Anlı dan sonra Serap Ezgü'nün programına da başlıyoruz sezon başladığında. İnşallah!
Son bir hikayemiz var sizlerle paylaşmak isterim. Hendek' in meydanında tanınmış bir esnaf abimiz var. Bir tiyatro yapacaktık. 20 TL derneğe katkın olsun bir bilet al dedik. 3 gün git gel git gel yaptırdı bize. En son biz bu yıl bağışımızı doldurmuşuz dedi.
20 lira veripte bir bilet almadı bizden. Yarın bugün acısı olduğunda biz yine onun işine koşacağız, yine yapacağız ama; sadece yüzüne baktığında utansın yeter.
Herkes şunu bilsin ki biz bu işi para için değil gönül işi olarak yapıyoruz. Herkesi de bu göreve davet ediyoruz.