SAÜ Makine mühendisliği bölümü mezunu Hendek’li Makine Mühendisi Halil Hakan Oturak son günlerde artan terör olayları ilgili yayımladığı yazısında batının çocuklarından doğunun çocuklarına çağrıda bulundu.
Halil Hakan Oturak’ın Haberhendek okurları ile paylaştığı yazısında “ Bizler bu ülkenin batısında yaşayan çocuklar, Burada yaşamayı biz tercih etmedik, bizim kaderimiz böyle yazılmıştı.
Kimimiz memur, kimimiz esnaf, kimimiz işçi, kimimiz asker, kimimiz polis çocuklarıydık.
Doğudan bakınca belki refah ve bolluk içerisindeydik fakat durum tam anlamıyla böyle değildi.
Doğduğumuzdan beri bir hayat mücadelesi içinde olduk, aslında ilk zamanlar bunun farkında değildik.
Yaşımız ilerledikçe hayatın zorluklarını hissetmeye başladık.
Memur çocukları, dışarıdan baktığınızda belki düzgün görünümlü apartman dairelerinde oturuyorlardı, ama babanın maaşı yetmediği için çoğu kış gecelerinde buz gibi odada sabahlıyordu.
Esnaf çocukları, belki güzel giyinebiliyorlardı ama onlarda çocuk hallerinde bile babalarına dükkânda yardıma gidiyorlar, sokakta doyasıya oynamanın keyfini çıkaramıyorlardı.
İşçi çocukları, anneleri de çalışıyorsa belki düzgün bir iki lokma bir şey yiyebiliyorlar bunun karşılığında da annelerine hasret büyüyorlardı. Birçoğu bir spor ayakkabının hayaliyle uyuyorlardı. Dolmuşa para yetmediği için kilometrelerce yolu yürümek zorunda kalıyorlardı.
Köyde doğan çocuklarımız daha küçük yaşlardan itibaren köy hayatında anne babalarına yardım etmeye çalışıyorlar. Yazın güneşin alnında tarlada çalışıyorlar, kışın kar ile kapanan yollarda en yakın köyün okuluna gitmek için uğraşıyorlar, birde yakacak odun ihtiyacı için eve yardım ediyorlardı.
Babası polis, asker olanlar ise belki de en zor durumda olanlardı, hem iki üç yılda bir tayinleri çıktığı için bambaşka şehirlerde bambaşka okullarda bir düzensizlik içinde kendilerine bir gelecek kurmaya çalışıyorlar hem de babam bu akşam eve gelebilecek mi endişesiyle erkenden büyüyorlardı.
Geçen yıllar sonunda çoğu hedefledikleri geleceğin çok uzağına düşüyorlardı.
Bu izlenimleri 1984 yılında doğmuş babası memur olan ve aynı zamanda çiftçilik ile uğraşan bir ailenin çocuğu olarak yazıyorum.
Benimle yaşıt olan ve ülkemizi son zamanlarda kana bulayan “Terör Belası” üzerine düşünürken, batıda yaşayan çocukların ne şartlarda büyüdüğünü ve her zorluğa rağmen, çok büyük çoğunluğunun milletine memleketine bağlı ayrılıktan, ayrışmadan yana olmayan bir duruş sergilediklerini göstermek üzere kaleme aldım.
Ülkenin diğer bölgelerinde büyüyen çocuklardan, şartlarımız çok mu farklıydı ki diye düşündüm, cevabı sizlere bıraktım..
Bizler batıda yetişen çocuklar, bu “Terör belasını” hiç bir zaman Kürt vatandaşlarımızla aynı tutmadık. Çünkü onlar ne kadar Kürt ise biz o kadar Kürt'üz, biz ne kadar Türk isek onlar o kadar Türk'tür, düsturu bizim en samimi düşüncemiz oldu. Kızlarımızı verdik, kızlarımızı aldık, aynı evde, aynı köyde aynı işte, aynı sofrada olduk, hayatı paylaştık. Tüm acılarımıza rağmen ayrılığa düşmanlığa müsaade etmedik. Fakat yıllar yılı hain terör belası Kürt vatandaşlarımızın içine sızdıkça sızdı.
Şehrin için karakollarımıza ateş edildi, kaza ihbarı üzerine olay yerine giden polisimiz, eşiyle pazarda alışveriş yapan askerimiz şehit edildi. Dağda olduğunu düşündüğümüz teröristler artık halkın içindeydi ve halk bunlara gözünü kapatıyordu, hal böyle olunca memleketini işgal eden yedi düveli def eden bizler bu hainleri ayırt edemediğimiz için def edemez duruma düştük.
Bu durum bu memleketi hücrelerine kadar parçalamak isteyenlerin planlarıdır. Doğunun çocuklarının artık bu durumu görüp bir karar vermesi ve bu duruma bir dur demesi gereklidir. Memleketimiz üzerinde bu kirli oyunu kuranlar bilsinler ki, bu planı uygulayanlar, alet olanlar, yardım edenler, gözünü kapatanlar eninde sonunda top yekûn hak ettikleri cezayı bulacak ve oyun bozulacaktır. Bedelini de hep birlikte ödeyeceğiz.
Halil Hakan Oturak
Makine Mühendisi.
10.08.2015 –Vatan, Millet, Sakarya, Hendek.
Yazar Hakkında bilgi;
1984 Yılı Sakarya İli Hendek İlçesi Kazımiye köyünde doğdu.
İlkokulu Cumhuriyet ilkokulunda,
Ortaokul ve Liseyi Atike Hanım Anadolu Lisesinde okudu.
2008 yılında Sakarya Üniversitesi Makine Mühendisliğinden mezun oldu.
2008-2009 Yılları arası Güneydoğuda gönüllü olarak Komando Asteğmen olarak görev yaptı.
Terör konusunda ülkemizin yaşadığı gerçekleri yakından görme fırsatı yaşadı ve milletimizi ayrıştırmak isteyenlere karşı sözlü ve yazılı mücadeleye girişti.