Sosyal devlet olmanın en temel özelliklerinden biride yaşlısına, sakatına gösterilen imkanların iyi olmasıdır. Hendek belediyesi de bu bakış açısıyla şehir merkezinin belli noktalarına “engelli araç parkı” yaparak engelli kardeşlerimizin hizmetine sunmuştur. Kendilerine bu bakış açılarından dolayı tekrar teşekkür ediyorum.

Gel gör ki bu “engelli araç parklarına” karşı halkımız gerekli hassasiyeti göstermemiştir. Yani engelli olmayanlar araçlarını o parklara bırakmıştır. Emniyet mensuplarımız gerekli hassasiyeti göstermelerine rağmen, polisimizin olmadığı yerde o parklar engelli olmayanlar tarafından kullanılmıştır.

Ben de nacizane bunları gerek sosyal medya hesabımdan gerekse bu sitedeki köşemden deşifre etmeye çalıştım. Özellikle topluma örnek olacak kişilerin bu kurala uymamaları beni daha çok üzdü.

Hendek AKP ilçe başkanı sayın Ali Kemal SOFU ve MHP meclis üyesi sayın Haşim OTURAK aracını bu parklara bıraktı ve bizim yayınlarımızdan sonra özür dilediler. Elbette bu yayınlar sadece benim paylaşımımdan ziyade ilçemizde yayın yapan haber sitelerinin de bizlere destek olması sonucu daha etkili oldu.

Dün yine ilçemizde yayın yapan bir haber sitesi sahibinin arabasını bu engelli parkına park etmesi sonucu, bende sosyal hesabımdan bunu paylaştım. Paylaşımım noktası virgülüne kadar aynen şu:     “Gazeteci topluma örnek davranış sergilemek zorundadır. Whatsapp’tan atılan bu resimdeki arkadaşı daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Başkalarına yaptığın haklı eleştirilerini kendini de yapmanı umuyor;
VE ÖZÜR BEKLİYORUM.”

Sonra bu arkadaş haber sitesinden abuk-sabuk bir cevap yazdı. Şimdi benim paylaşımımda her hangi bir hakaret olmamasına rağmen bu arkadaş beni ve yorum yazanları küçük beyinli olmakla itham etti. Yok Yaşar Aygüneş’ten özür dilemiyormuş. Bu koca beyinli arkadaş daha o parkların benim olmadığının bile farkında değil. Arkadaş sen engellilerden özür dilemeliydin sen tüm engellilere karşı hata işledin. Sana benden özür dile diyen oldumu?

Sonra sen değimliydin sayın Ali Kemal SOFU’nun park ihlalini “OLMADI BAŞKAN” başlığı ile yayınlayan ildeki haber sitelerine servis eden. Sana olunca bu feryat niye?

Neymiş efendim bizler polisimizi karalıyormuşuz polisimizin görev yapmadığını iddia ediyormuşuz. Sadece hadi ordan diyorum. Benim paylaşımımdan bunu nasıl çıkardın bumu üstün zeka belirtin. Bizler “TÜRK MİLLİYETÇİSİYİZ” Askerini-Polisini karşılıksız bizim kadar seven bulamazsın, zeki arkadaş. Bunu anlatmama bile gerek yok. Senin gibi “koca” zekalılar ancak böyle hedef saptırmaya çalışır.

Şimdi bu arkadaş çok akıllı biz ufak beyinliyiz ya, bizleri kandırma moduna girmiş nasıl mı? Açıklayacağım…

Ne yazmış bu “zeki”  arkadaş başka… suç ve cezadan bahsetmiş. Ben park ihlalinin cezasını ödedim, bu yüzden kimseden özür dilemiyorum demiş ve ceza makbuzu yayınlamış.

Şimdi bu zeki arkadaşa birkaç soru sorayım.

1. Benim yayınladığım resimler  30/05/2016 tarihinde çekilmedi. Oysa senin ceza tutanağın 30/05/2016 tarihli. Demek ki bu senin defalarca yaptığın duyarsızlık.
2. Bana bu resimler  17/05/2016 tarihinde gönderildi. Yani senin bedelini ödediğin ceza tutanağından 13 gün önce.

“Benim üzerimden ahlaksızca saldırı” demiş bu zeki arkadaş. Sen başkalarının hatalarını yazarken, servis ederken ahlaksızlık olmuyor da,  aynı hatayı sen işleyince yazılması mı ahlaksızlık oluyor. Buda senin tıpkı zekan gibi “üstün” ahlak anlayışın olsa gerek.

“Özrü kabahatinden büyük” olan bu açıklamalırını ve “üstün” zekanı kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

Selam ve dua ile, kalın sağlıcakla…