Son günlerde bir furyadır gidiyor kameralar eşliğinde başka bir partiye geçmek.

Daha 1 ay evvel, bunlar milletin malına el uzattılar, bunlar ülkenin güneydoğusunu teröristlere teslim ettiler, bunlar eğitim sistemini içinden çıkılmaz bir hale soktular, bunların eline Suriye’de ki Müslümanların kanı bulaştı derken..

Bir bakmışsın bir kamyon laf söylediği adamlarla kameralar önünde poz veriyor.

Aklımızın almadığı bu dönüş aslında siyasetin içinde çok uzun yıllardır süregelen bir durum.

Bu şekilde şerit değişikliği yapanları incelediğimizde ortaya işin sonunda hep menfaat ilişkileri olduğu çıkmaktadır.

Geçiş yapanların, eskiden ben yanlış yoldaymışım, hak yol bu imiş ben bu yolda canımı bile veririm, malım mülküm feda olsun diyeni ve gerçekten malını mülkünü feda edeni ben hiç görmedim, aksine mal mülk artışlarının olduğunu görüyoruz.

Ne diyelim Allah tuttuğunuzu altın etsin belki gözünüz doyar da, milletin malından elinizi çekersiniz.

Şunu da hatırlatayım “millet malından bir hırka bile alanın şehitliği sayılmaz” hadis-i şerif var, birinden birini yapmayın ki hem bu dünyadan hem ötekinden olmayın.

Bir başka siyasetçi modelimizde az önce tarif ettiğimizin birkaç kez yıkanmış halidir.

Bir siyasi partiye gelir, sempatik, güler yüzlü, çalışkan tavırlarıyla dikkat çeker, bir süre sonra bir yerden aday olmaya kalkar, herkes derki ne güzel adam iyi ki aday oldu. Sonra bir bakmışsın adam kendinden geçmiş yılların davasını kenarda tutuyor, kerameti kendinde sanıyor. Bu arkadaşlarımızın da amacı ya kendilerinin reklamını yaparak mevcutta yaptıkları ticari işlerini artırmak ya da ticarete girip duyurduğu ismini nakite çevirmektir.

Bu yola sapmış olanlara hayırlı yolculuklar dileyip, farkında olmadan bu hisse kapılan varsa da silkelenmelerini ümit etmekteyiz.

Şimdi gelelim bedava olanların tanımına

''Sadece ubudiyet (Allah’a kulluk) şuuru çerçevesinde, sınırsız bir sevgi ve feragat hissiyle kendini Türk milletinin her türlü meselesinin içerisinde görmek, her hal ve şart altında Türk milletinin menfaatlerini her türlü kişisel menfaatin üzerinde tutmak olarak algıladığımız ideolojik kimliğimizdir ülkücülük'' tanımını uygulayanlardır onlar.

Bu tanımlamayı yapan Sakaryalı dava adamı kimdir sorusunu

şerit değiştirenlere veya reklam peşinde koşanlara sorun bilmezler.

Ama milleti ve memleketi uğruna hiçbir karşılık beklemeden bedava olarak, gönüllü hizmet edenlerin hepsi bu açık tarifi kimin yaptığını bilmeseler bile, tarif edilenler kendileri oldukları için bu önemli değildir.

Evet, ülkücülük bedavadır,

Hiçbir masrafa girmeden de yapılabilecek bir mücadeledir ve karşılığında dünya menfaatinden bir getirisi olması beklenmemesi gereken bir davadır.

Böyle olduğu için 46 yıldan beri her türlü zorluğun içinden çıkmasını bilmiştir.

Ne diyelim Allah yolundan ayrılmasınlar.

Memleketin onlara ihtiyacı var.