Alparslan Türkeş

Doğumunun 100. Yılında Başbuğumuz Alparslan Türkeş’i anmak, anlamak ve fikirlerini gelecek nesillere daha doğru ve kalıcı bir biçimde aktarmamız gerekmektedir.

Başbuğ Alparslan Türkeş ; vatan, millet aşkı ile dolu, Türk milletinin TÜRK-İSLAM ülküsü ile bir çatı altında toplanması gerektiğine inanan, Turan ülküsünü esir Türklere ve Anadolu’daki bizlere ideoloji olarak öğreten başlıca isimdir.

Türk milletinin milli olmayan yabancı ideolojiler ile yönetilmemesi gerektiğinin farkında olan Başbuğ Türkeş ortaya koyduğu 9 IŞIK ile Türk milletine; dinine, kültürüne ve sosyolojik yapısına en uygun  yönetim modelini sunmuştur.

O’nun ortaya koyduğu Türk Milliyetçiliği anlayışına göre Milliyetçilik ırk temelli olmanın aksine kültür ve inanç merkezlidir.

“Onlar ne kadar Kürt ise ben de o kadar Kürdüm.  Ben ne kadar Türk isem onlar o kadar Türk’tür” diyerek günümüzde “Kürt sorunu” olarak adlandırılan sözde “problem”i kökünden çözmüştü.

Aynı şekilde Ermeni asıllı Türk vatandaşlarımızı parti kurucusu ve adayı yaparak, ırkçılığı karşı oluşunu uygulamalarıyla da topluma göstermişti.

Rahmetli Başbuğ;  dünyayı ve yaşanan olayları ekonomik, sosyal, kültürel açıdan çok boyutlu şekilde ele alacak kadar donanımlı ve ileri görüşlü bir liderdi.

Türkeş şüphesiz kitaplarda uzun uzadıya anlatılan “karizmatik lider” modelinin en çarpıcı örneklerindendi.

Bilgi, tecrübe, güvenirlilik, inandırıcılık ve hitabetiyle karizma sahibiydi. Kimseyi hor görmez, tepeden bakmaz ve kurmaylarını dinler, istişare ile kararları alırdı.

Milyonlara TURAN ülküsü ile ilham veren, entelektüel birikimi ile gerçek bir liderdi.

Türkeş; teşkilatçılık, dava, duruş, tavır demekti.

Hayatı boyunca hiç fikirlerinden taviz vermedi.

Günlük menfaat ya da çıkar için hatta oy kaygısı ile siyaset yapmadı. Hatta bana göre o siyaset adamı değildi. O fikir ve ideoloji adamıydı.

Dostta güven düşmana korku salan, Türklüğün lideri ve de fedaisiydi.

O; bizlerin ışığı, umudu, sığındığı limanımızdı.

O; varsa biz asla yenilmezdik.

O; bizlerin zihninde “Allah korkusundan başka tüm korkuları öldüren adamdı…

O, gür sesiyle bölücüleri uyarmış; “Söz konusu devletimiz ve milletimizin bütünlüğü ise gerekirse kan da dökeriz. Bölücüler yanlış yoldasınız aklınıza başınıza alın” demişti.

Azerbaycan işgal edildiğinde “Kafkaslardan aşarız tepelerine çökeriz” demişti.  Demekle de kalmamış, “rüzgâr birliği” ile de soydaşlarına zulmedenlere hayatı dar etmişti.

O; İmanın adıydı… Ne işkenceler, ne mahpuslar ne tabutluklar gördü ama hiçbir güçlük onu davasından, yolundan, ülküsünden vazgeçiremedi.

O TÜRK Milletinin Başbuğuydu.

Başbuğumla ilgili birkaç anımı sizle paylaşmak istiyorum.

İlk kez başbuğu seksen sonrası ceza evinden çıktığında  Hendeğe ziyarete geldiğinde görmek nasip olmuştu. Ocağımızın adı Bizim Ocak, parti ise MÇP idi. Bizler başbuğu karşılamak için hazırlanıp araçlar ile konvoy yaparak karşılama yerine gitmiştik. Liseli yıllarımız karşılama kortejinin  önünde ocak başkanımız  ve partiden arkadaşlar  var. Naçizane En önde  ben, Yaşar  Aygüneş ve şuan il başkanımız olan  o zaman küçük bir çocuk Levent Bülbül varız. Aracından indi, kalbimiz yerinde durmuyor. Nasıl bir heyecan nasıl bir mutluk Başbuğu göreceğiz elini öpeceğiz.

İkinci görüşümüz tekrarlanan mahalli seçimler ve Başbuğun Hendek Kurtköy seçimlerine gelişi biz yine tüm ocak olarak ordayız. Elini öptük. O kocaman bir masada oturuyor ve bizler sıra ile arkasında ayakta resimler çekiliyoruz. Seçim bürosundan çıkıp yürüyerek merkeze gidiliyor. Meraktan görmek için kortejin yanından önüne geçiyoruz. Birden duruyor lider kim diye gür ses ile bağırıyor herkes duruyor ve eğiliyor. Lider en önde yürümeli bir anda unutmuşuz heyecandan ,sevgiden mıh gibi çakıldık.

Ve Erzurum ziyareti ve başbuğumun elini öpmüşüz ocakta ağırlamışız.

Ardından Kayseri Erciyes kurultayları her yıl otobüsler kaldırıyoruz ocaktan sırf onu görmek için ve Erciyes’e haykırmak için başbuğ Türkeş, başbuğ Türkeş, başbuğ Türkeş …

O bize evlatlarım derdi

Biz ona başbuğum derdik.

Biz ona söz verdik ant içtik son nefer son nefese kadar davan davamız sen bizim başbuğumuzsun.

Yaşasın Türkeş çiler, yaşasın Ocaklılar yaşasın Ülkücüler.

Selam saygı dua ile