İki gün önce 30 Ağustos Zafer Bayramı 'nı kutladık. Bundan yola çıkarak anlatacağım. Nedir 30 Ağustos? 30 Ağustos Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 'nin ulusal bir bayramıdır. Her yıl Zafer Bayramı olarak kutlanır.


1922 yılında başlayıp 4 gün süren ve Atatürk'ün başkumandanlığında zaferle biten Başkomutanlık Meydan Muharebesi yani Büyük Taaruz'u andığımız gündür. Düşmanın ülkeyi terk etmesi daha sonra gerçekleşmiş olsa da 30 Ağustos sembolik olarak ülkemizin topraklarının geri alındığı gündür. 30 Ağustos ilk defa 1923 yılında Denizli, Kahramanmaraş, Afyonkarahisar, İzmir ve Ankara'da kutlanmıştır.



Çoğu insana ''30 Ağustos nedir?'' diye sorsanız neredeyse tamamı Zafer Bayramı diye cevap verecektir. ''Peki, neyin zaferidir bu?'' sorusunu sorduğunuzda birçoğu cevap veremeyecektir. Sosyal medyada '' 30 Ağustos Zafer Bayramınız kutlu olsun'' gibi bir çok paylaşım gördüm. Fakat bunu paylaşan kişilere sorduğumda birçoğunun 30 Ağustos'un tam olarak ne anlama geldiğini bilmediğini gördüm. Sadece 30 Ağustos'un değil bunun yanı sıra kaç tane inkilap olduğunu, hangi inkilabın ne olduğunu, hangi tarihte ne savaşı olduğunu ve kimin kazandığını çoğu kişi bilmiyor. ''Okullarda Tarih,Sosyal Bilgiler derslerinde görmüyor musunuz?'' Evet görüyoruz. Fakat çoğu gencin düşüncesi; ben bunları nasıl ezberleyeyim? Benim ne işime yarayacak? Geçmişi bilsem ne olacak sanki? Artık geleceğe bakmalıyız geçmişe bakmanın ne gereği var? Şeklindedir. Şuan da ben bu şekilde düşünmediğim halde birçok savaşın tarihini ve sonucunu bilmiyorum. Halbuki sosyal medyada gezmek yerine 5 dakika açıp okuyarak kolayca öğrenebiliriz. Bu bizlerin işine gelmiyor tabii.


Barış Manço'nun sözünde de olduğu gibi '' Geçmişini bilmeyen bugünü anlayamaz ve yarını kuramaz.'' Geçmişimizi bilmezsek bugün kimin düşman kimin dost olduğunu göremeyiz. Geçmişini bilmeyen geleceğine nasıl devam edebilir? Şöyle örnek vereyim; Hafıza kaybına uğrayan bir insan geleceğe nasıl devam edebilir?



Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarihe karşı çok ilgi duymuştur. Türk tarihinin zenginliklerini ortaya çıkarmak için Türk Tarih Kurumu 'nu kurmuştur. Türk Tarihi 'nin bir bütün olduğunu vurgulayarak, onu korumamızı ve devam ettirmemizi istemiştir.