




Hamdi Kahveci
Toplumsal Cinnetimiz
Merhaba saygıdeğer dostlar. Geçen hafta yazı yazamadım, ellerim gitmedi tuşlara, kalem tutamadım önce Özgecan ASLAN kardeşimizi kaybettik, daha birkaç gün önce de Fırat ÇAKIROĞLU kardeşimizi ebediyete uğurladık. Allah tüm ölmüşlerimizin mekânını cennet eylesin.
Son zamanlar da toplumsal kavgalar, cinayetler tabiri caiz ise aldı başını gidiyor. Her gün bir cinayet haberi almadan ne gün başlıyor ne de gün bitiyor, hal böyle olunca da, başka konu da kalmıyor bize. Saat başı haberlerinde insan eliyle insana yapılan vahşetleri izlemeden olmuyor. Peki, ne oldu da bu hale geldik, neden biz hoşgörüsüz bir toplum olduk, eskilerin deyimi ile” tavuk keser gibi adam kesmek” neden bu hale geldik. Adalet Bakanlığı kayıtlarına göre son 7 yılda, kadın cinayetleri yüzde 1400 artmış. Bu istatistiğe kadın cinayetleri olarak bakmayalım, ülkemizde 2002 ile 2008 yılları arasında 31544 kişi cinayete kurban gitti. Peki, bu rakamlar neyi ifade ediyor. Haberlerden örnekler verelim;
1-İşyerinin camına kartopu gelen esnaf, gazeteciyi öldürdü.
2-22.05.2015 günü Akhisar da yakılmış kadın cesedi bulundu.
3-Şişli de ev sahibi, kiracısını öldürdü.
4-Çengelköy de eşini öldürüp 40 parçaya ayırdı.
Yukarı da yazdıklarım sadece birkaç örnekti, bu örnekleri çoğaltmamız mümkündür.
Bu cinayetlerin altında psikolojik sebepler yattığı gibi, hoşgörü ve ahlak yoksunluğu da başrol oynamaktadır. Bunlara çözüm bulmak elbette kolay değildir, yasalarında caydırıcılığı pek yok gibi, örneğin bir katil zanlısı, hem de kasten birini öldüren bunu da şeytani arzular içinde işleyen birisi, mahkemeye kravatlı gelirse indirim alabiliyor.
Bu konuya uzmanların daha çok özen gösterdiği ve insanların eceli ile öldüğü bir Dünya’da yaşamak dileği ile…
Saygı ve Dua ile Allah’a emanet olunuz…