HaberHendek.Com Reklamları HaberHendek.Com Reklamları HaberHendek.Com Reklamları HaberHendek.Com Reklamları
Süper Admin

Süper Admin

ÖFKENİZE ‘‘DUR’’ DEYİN  

Yazar: Süper Admin
Tarih:
Okunma: 1536
Yorum: 0
Yazı Boyutu:
Paylaş:

Öncelikle soru şu… Öfke nedir?

   Öfke günlük yaşamımızda trafikte canavarlaşanlara, iş yerinde hakaret eden patronlara ,işini düzgün yapmayan kişilere, söz dinlemeyen çocuklara,bizi bunaltan, sıkan ebeveynlere,bir türlü derdimizi anlatamadığımız eşimize, sürekli ben diyen narsistlere, ayağımızı kaydırmaya çalışanlara karşı gösterdiğimiz son derece doğal bir tepkidir.Evet, yanlış okumadınız öfke sağlıklı bir duygudur.Bütün bunlar yaşanırken herhangi bir tepkide bulunmamak şizofreni belirtilerinden biridir.Fakat burada normal olmayan kişinin öfkesinin zamanını,yerini,şiddetini ve yöntemini ayarlayamamasıdır.Öfke yemek pişirdiğimiz düdüklü tencerenin içindeki buhar gibidir.Onu kontrollü biçimde boşaltabilirsek karşımıza leziz yemek çıkar.Tam tersi durumda ise sonuç tek kelimedir. Bummmm!

    Öfke ne değildir?

  • Öfke ‘‘O kim oluyor,ona gününü göstereceğim!’’ diyerek intikam alma aracı değildir.
  • Öfke problem çözme metodu değildir.
  • Öfke başkalarını kontrol etme ve haklı çıkma yolu değildir.
  • Öfke suç işlediğinde ‘’Ne yapayım,çok sinirliydim,kendimi tutamadım’’demek için bahane de değildir.

     Peki, öfkemizi nasıl kontrol altına alabiliriz.  ‘‘Her şeye olur olmaz kızıyorum.’’Yazımı buraya kadar okumuşsanız,gerçekten öfkenizi kontrol altına almak istediğinizi düşünerek size bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum.

 

                                       Sinirlenmeye Mola Verin

Atalarımız torunlarının kulağına küpe olsun diye ‘‘Öfke gelir göz kararır,öfke gider yüz kızarır.’’ demişler. İşte bu karartı ve kızarıklığın oluşmaması için bir şeye sinirleneceğimizin sinyalleri gelmeye başladığında küçük bir ara vermek yararımıza olacaktır. Bunun birçok yöntemi vardır: Bazı uzmanlar 10’a kadar saymayı,bazıları derin derin nefes alıp vermeyi din âlimleride ‘‘La havle…’’ ile başlayan duayı tavsiye etmektedir.Bu yöntemle amaç, odak noktanızı sizi sinirlendiren şeyden farklı yöne çekmek ve biraz daha mantıklı düşünebilmenizi sağlamaktır.Bu taktiği size karşı öfkelenmek üzere olan birine karşı da uygulayabilirsiniz.Tam sinirlenmeye başladığı anda dikkatini dağıtın.Bunu alakasız bir konuyu gündeme getirerek yapabilirsiniz.

 

                             Mantığınız Öfkenizin Üstesinden Gelir

Kızgınlık durumlarında genelde düşünceler gerçeği yansıtmaz. Olaylar abartılıp çarpıtılır. ‘‘Hep böyle yapıyorsun,hiçbir zaman beni anlamadın,böyle şeyler hep beni bulur.’’ gibi kişi genellemelere ulaşır.Bu durumu arkadaşımdan dinlediğim bir olayla size açıklamak istiyorum. Sabah işe gidiyorum ve geç kaldım.Aksilik trafik vardı. Bir de iki defa kırmızı ışığı bekledim. İşte o an literatürde ne kadar kötü kelime varsa ağzımdan döküldü. Zaten hep bana denk gelir böyle kırmızı ışık. Bir kere de trafik olmasa şaşarım…Bu esnada tüm çirkefliğimle de kornaya basmaya devam ediyordum ve iş yerine yüksek düzeyde negatif enerji yüklendim.Tabii günüm de başladığım gibi geçti.Sonra akşam kendi kendime düşündüm.15-20 saniye bekledim diye günümü mahvetmiştim.Sen aklı başında adamsın dedim kendime ve yaşadıklarımı değerlendirdim.O günden sonra bir hafta boyunca 20 defa o ışıklardan geçtim ama sadece 5 kez kırmızıda kaldım.O zaman anladım ki hayatımızda yaşadığımız olumsuz olaylar her zaman var.Var ama bunlar yaşadığımız olumluların yanında küçücük kalıyor.Benim 24 saatim vardı ve ben 15-20 saniyeyi büyük problem yapmıştım.

 

                    Buzdağının Görünmeyen Tarafına Ulaşmaya Çalışın

Psikoloji alanında bir kuramcı şu tezi savunur.’’İnsanları rahatsız eden yaşadıkları olaylar değil,olaylara bakış açılarıdır.’’Biraz düşünün. Hepimizin hayatında birçok insan var.Bazen bu insanlar benzer davranış sergilemelerine karşın hepsine benzer tepki vermiyoruz.Bazılarına gülüp geçiyoruz bazılarına karşı ise küplere biniyoruz.Evet, size hayat bir sorusu…Ve bunun cevabını yalnızca siz biliyorsunuz.Bunun cevabını kendinize verdiğinizde öfke patlamalarının %50’lik ve belki de %100’lük kısmının önüne geçeceksiniz.Çünkübilinçaltındaki yaşadıklarımız;inandıklarımız, duygularımız,kaygılarımız,korkularımız, kıskançlıklarımız… Kendini öfke maskesi altında kendini gösterebilir.

Soru:Hayatta sizi en çok öfkelendiren kişileri,olayları ve durumları düşününüz ve öfkelenmenize sebep olan kişilere,olaylara ve durumlara karşı olan duygu,düşünce ve tutumunuzu mantığınıza açıklayınız.

 

                                       ‘‘Sen’’ Yok ‘‘Ben’’ Var

İnsanların öfkeli anlarında en çok yaptıkları hata yaşanılan problemi unutup karşıdakini hedef olarak görmesi veya hedefleyen cümleler kurmasıdır.Bu hataya sen dili denilmektedir.Sen dili tamamen karşıdakini suçlamak ‘‘Senin şu gereksiz harcamalarından bıktım,senin kaprislerinden sıkıldım,bu çocuğu hep sen şımarttın vb.’’ gibi ifadeler kullanmak ve karşıdakini yargılamaya (Saat kaç sen daha yeni geliyorsun,senin ne naneler yediğini ben biliyorum.) yöneliktir.

Bu iletişim hatasını ben dilini kullanarak düzeltebiliriz.Ben dili karşıdakini yargılamadan,suçlamadan yaşadığımız duyguları karşı tarafa iletmektir.Nasıl mı? Örneğin eve habersiz geç gelen bir çocuğun ebeveyni olarak ‘‘Evladım haberimiz olmadan eve geç saatte gelmen annen ve baban olarak bizi endişelendiriyor ve akşam yemeğinde evde olunması kuralına uyulmadığı için bu durum bizi sinirlendiriyor. Bundan gittiğin yeri ve geleceğin saati bize haber verirsen problem yaşamayacağımızıdüşünüyorum.’’

                                      Mizah Çok İyi Süreç Yönetme Taktiğidir

     Deffenbacher, kendisini aşırı ciddiye alan insanların her koşulda haklı olduklarına inandıklarını ve bu nedenle planlarının bozulmasına tahammül edemediklerini belirtiyor. Öfke ciddi bir duygudur, ancak öfkeye eşlik eden duygular, sonradan düşünüldüğünde sizi güldürecek kadar gayri ciddi olabilir.Bu yüzden yaşadığımız olayları mizah yaparak hem aşırı öfkelenmeyiz hem de öfkeli bir insanın öfkesini yatıştırabiliriz.Bu taktiği 9. Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel çok ustaca kullanmıştır.En yüksek tansiyonlu anlarda bile yaptığı espri ve anlattığı fıkralarla ortamı yumuşatmayı başarmıştır.                                                  

                                                 Ortamı Değiştirin

     Bazı durumlarda insanları içinde bulunduğu ortam öfkelendirebilir. Sırtınıza yüklenen sorunlar ve sorumluluklar sizde kapana kıstırılmış duygusu uyandırabilir. ‘‘Her şeyi denedim ama bir türlü öfkelenmekten kendimi alıkoyamıyorum.’’ diyorsanız çevrenizi,yaşantınızı ve ya bulunduğunuz ortamı değiştirmek sizin yararınıza olacaktır.Özellikle uyku ve yemek saatlerinizi iyi ayarlayın.Çünkü kişinin tahammül seviyesinin en az olduğu zamanlar uykusuz ve aç olduğu anlardır.

 

İnsanın duyguları çeşitlidir. İnsanın yapısı da çeşitlidir. Kaç milyon insan yaşıyor, yeryüzünde? 2016 itibarı ile yaklaşık 6.805.000.000 deniyor. Düşünün; onca insan ve onca farklı karakter.Siz de takdir edersiniz ki bu kadar farklılık varken bütün insanlarla uyum içerisinde olmamız imkânsızdır.Diğer insanlarla zıt olduğumuzda bize düşen Hz. Peygamberimizin de buyurduğu gibi‘‘Gerçek pehlivan öfkelendiği zaman nefsine hâkim olabilendir.’’anlayışıyla hareket etmektir.Nefsine hakim olmanın yöntemlerini yazımda anlatmaya çalıştım.Öfkelenmediğiniz değil, öfkenize ‘‘Dur!’’ diyebildiğiniz bir hayat diliyorum.

Yorumlar

Lütfen aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
  • Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
  • Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
  • Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
  • Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
  • Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
  • Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
  • Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
  • Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.