Zahide Nurdan AT ve Kübranur AKCENGİZ
ALMAYAYIM CANIM DİYETTEYİM
Kimi insanlar fazla kilolarının, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının farkındadır fakat bir türlü harekete geçemezler. Peki bunun sebebi bilinçaltımız olabilir mi? Bazı yeme davranışlarının altında stres, endişe, suçluluk, kızgınlık gibi duygular yatabilir.
Pazartesi başlanmayı bekleyen diyet listeleri, internetten bulunan tarifler, bir türlü sonu gelmeyen diyet süreçleri, tartı korkusu… Oysa yemek yemek oldukça keyiflidir. Düğünlerde, bayramlarda, doğum günlerinde en özel anlarımız adeta yemekle bütünleşmiştir.
Yemek en temel ihtiyaçlarımızdandır. Atalarımızdan bu zamana kadar insanoğlunun en büyük korkularından biri ‘aç kalmak’tır. Maalesef yapılan yanlış uygulamalar sonucu artık bilinçaltımızda ‘’diyet’’ , ‘’rejim’’ kelimeleri kıtlığı anımsatır ve mümkün olduğunca kaçarız. Sürdürülebilir sağlıklı bir beslenme için bilinçaltımızı temizlemek zorundayız. Ya da yanlış beslenme ve davranışlarının kökenine inmek zorundayız.
İlk adım olarak ‘’diyetteyim’’ cümlesi sizde olumsuzluklarla kodlanmışsa bunun yerine ‘’sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanma sürecindeyim’’ diyebilirsiniz.
Kendinize şu soruları sorun:
Kendimi, bedenimi seviyor muyum?
Kendimi değerli ve yeterli hissediyor muyum?
Öfkeli miyim?
En çok hangi zamanlarda aşırı yemeye yöneliyorum?
Ne için yemek yiyorum?
Gerçekten aç mıyım? Yoksa hangi duygumu bastırmak için yiyorum?
Lütfen bu soruların cevaplarını arayın, kendinizi tanıyın, ne istediğinizi düşünün. Eğer diyeti, her pazartesi başlanıp sonra bir çikolata ile bozulan, 5 kilo verip fazlasıyla geri alınan, düğüne kadar yaz tatiline kadar çabalanan, çaylar, detokslarla dolu bir süreç olarak görüyorsanız diyeti acilen bırakın. Sağlıklı beslenmek sizi bedenen, ruhen iyi hissettiren, iradenizi güçlendiren bir yaşam biçimidir. Sağlıklı beslenmek, yaşam tarzınızı değiştirmek için bir adım atın ve bunun zamanla kazanılacağını unutmayın.
Diyetisyen Kübranur Akcengiz