Harika bir ışık sistemiyle Hendeğin gecelerini aydınlatan yenilenmiş yüzüyle Atatürk parkı...

Ramazan ayının uzun günlere denk gelmesiyle iftar sonrası; genç, yaşlı herkesin tercih edebileceği gezinti alanı.

Yapımı süresince herkesin merak konusuydu. Hepimizin çocukluğu, bazılarının düğün hatıraları ve erkeklerin vazgeçilmezi halı saha maçlarının  merkeziydi bir zamanlar. Yeni hali eskisinden çok daha modern ve görselliği göz doldurucu gerçekten. Üstelik Hendek’imize tam da yakışır cinsten.      

Çoluk çocuk genç yaşlı herkesin kafa dinleme akşam gezilerine rahatlıkla çıkabileceği bir alana sahip.

Henüz tam açılışı yapılmadan kullanılmaya başlanan Atatürk Parkı hakkında her gün halkın şikâyetlerini okuyoruz. Yapılan hizmete verilen daha doğrusu verilemeyen değer. Sonuçta halk için yapılmış bir hizmet var ortada. Ama gerçekten kıymet bilmiyoruz. Bir şeyler eksik yapıldığında ya eleştirilere tabi tutuyoruz, ya dönüp kendimize bakmayı bilmiyoruz.

Yakın bir zamanda bende arkadaşlarımla birlikte adı geçen parkı gezdik. Bir kere söyleyeyim gerçekten proje çok iyi tabi; şöyle olsa böyle olsa dediğimiz yerler oldu; ama ışıl ışıl havası eksiklikleri yok etmeye yetiyor bence. Hal böyle olunca özellikle akşam saatleri insan kalabalığını anlatmaya gerek yoktur sanırım. Öncelikle gözüme takılanlar arasındakileri söylemeden geçemeyeceğim. Yani birkaç arkadaş bankta oturmuş çekirdek yiyorlar ve tabi ki bütün çöp yerlerde. Hadi bunu yiyorsunuz güzelde bir şeyin içinde biriktirmek bu kadar mı zor? Ya da yiyilen içilen içeceklerin kutuları. En basiti verilen iftar sonrası sabahı çekilen görüntüler bile yazık dedirten cinstendi.

Ama sadece bu kadar değil tabi ki. Parkın bir ucundan diğer ucuna dönene kadar mahşeri bir kalabalıkla karşılaştık. Üstelik bu kalabalık çocuklarının oyun alanı içindeydi. Tabiri caizse mahalle kavgası. Ya konunun ne olduğunu bilmiyorum ama bu kadar seviyesizleşmeye ne gerek vardı anlamış değilim. Orayı dağıtmak için gelen polis memurunun gördüğü muamele bile rezilliğin boyutunu gözler önüne serdi. Ya bu nasıl bir şey? Ne gereği var ki huzursuzluğun. Güzel olan her şeyi yıkan dağıtan adını kirleten olmanın gereği ne? Çocuklar için yapılmış oyun stantlarının büyükler tarafından işgal edilmesinin mantığı ne? Görev başındaki memura yapılan bu tutumun açıklanabilecek hiçbir yanı yok. Ya Allah korusun kavga esnasında olur ya biri silah ateşlese diğeri bıçak çekse hani hep o bahsettiğimiz görünmez kazalar gerçekleşse bedelini kim ödeyecek?

Görünen o ki biz bir halk olarak bu olaylara engel olamıyoruz.

Ama ben kendi adıma bu görselliğin ilçemize gelmesine vesile olan herkese teşekkür ederim.

Devamının gelmesini de temenni ediyorum.