Engel Sizsiniz dedik. Ama nafile.

Yuh olsun size dedik. Duyan kim.

Yine niye mi isyanlardayım. Nasıl olmayayım arkadaş.

Hendek Muammer Sencer Caddesi yani Üniversite caddesi yeniden düzenlendi.

Adı mükemmel, Hendek Belediyesinin gururu  ‘prestij’caddesi.

Delirmemek elde değil. Ya Prestijin anlamını bilmiyorlar. Yada prestijleri bu kadar.

Sayın Püsküllü, siz ne iş yaparsınız. Prestij caddenizde ki Görme Engelli yüzey kaplamalı yürüyüş yolunu gördünüz mü?

Yoksa sizin de mi gözlerinizi kapatıp orada dolaştırdılar.

Ya Allah aşkına görme engelli bir insanın o yolda yürümesi mümkünmüdür?

Hiç mi yapılmış örnek olacak görme Engelli yürüyüş yolu görmediniz yada incelemediniz.

Geçin gelişmiş ülkeleri ya Türkiye’de bile bir sürü örnek teşkil edecek çalışmalar var.

Hadi Google’de bulamadınız. Alın size bir örnek…

Üstteki foto olması gereken çalışmanın sonucu. Hendek'te yapılan çalışmada Karadeniz fıkrası gibi. Kıvrım kıvrım.

Eeeeeeee bizimde bu kadar katkımız olsun. Trafiğe kapalı olan bir caddede bu kadar zik zaklı bir çalışma hangi üstün zekalının esiridir.

Arkadaş yap orada dümdüz yürüyüş yolu ki buna o cadde de imkan var, orada yürüyen vatandaşta rahat etsin. Hizmette amacına ulaşsın.

Yok niyetiniz başka ise açıklayın da bilelim.

Görme engelli bir adım fazla yürüyüp sağlıklı vücuda sahip olsun diye mi yaptınız.

Görme engelli kardeşimi, sağa sola kıvırarak, ağaca, direğe toslayarak Survivor’amı hazırlıyorsunuz.

Karşılık olarak ta tabi ki sizin adınıza yarışacak.

Hendek Belediyesi Survivor takımı.

Engelsiz kent Hendek projesini ballandıra ballandıra anlatan sayın Ali İnci sizin de kulaklarınız çınlıyordur. Emanetçiniz Engelli kardeşlerimizi topluma kazandırmak için her türlü engel olmaya devam ediyor.

Arkadaş yol yapıyorsun, başı yok, ortası kıvrık, sonu yok.

Dalgamı geçiyorsun. Yoksa ben yaptım oldu mu diyorsun. Bu zihniyetle siz engelli kardeşlerimizin bırakın gönlünü almayı ancak bedduasını alırsınız.

Heee bu arada unutmadan, Ali Başkanın sözünü verdiği şehrin belli noktalarında engelli cep parklarının hala yapılmadığını unutmadık.

Bu yolların kenarında yürürken ince bir şarkı mırıldanmadım değil.

“ Püsküllü’dür Püsküllü, Ala gürgenin dalı, Kız sana mı verildi yalan dünyanın malı”

Nede olsa işimiz şarkıya, türküye kalmış. Kimse engellinin halinden anlamıyor.

Yoksa siz Üstad Necip Fazıl’ın Sakarya destanının etkisinde mi kaldınız sayın Başkan ?

Hani diyor ya üstad…

“İnsan bu su misali kıvrım kıvrım akarya”

Engelli kardeşlerimde sayenizde bu sözleri hayata geçiriyor ve kıvrım kıvrım yürüyecekler.

Sizde kenardan seyredip ister gülün, ister dalga geçin.

Öyle ya, bir yanımız sizden eksik.