Yaşar Aygüneş
MUHAMMET LEVENT BÜLBÜL
Gençlik yıllarımızın başıydı…
Mekanı cennet Başbuğ Alparslan Türkeş 12 Eylül darbesinde tutuklanmış ve 4,5 yıl masumca hapis yattıktan sonra tahliye olmuştu. Kısa bir süre sonra siyasi çalışmalarına başlayan Başbuğumuz ziyaret programına Sakarya’yı da alması bizlere büyük heyecan vermişti.
Karayoluyla Ankara’dan Sakarya’ya gelecek olan Başbuğumuzu Hendek “olgun tesislerinde” karşılayacaktık. Bir yanımda şimdi Geyve meslek yüksek okulunda öğretim görevlisi olan Kartal Türk kardeşim var. Diğer yanımda kıvırcık saçlarıyla Levent Bülbül. O güne kadar adının sadece “Levent” olduğunu bildiğim Muharrem Bülbül abimizin oğlu. Henüz 5 veya 6 yaşında olan bir çocuk. Oyun oynama yaşında ki bu kardeşimiz oyuncaklarının peşinde değil, koca Türk Dünyasının peşinde olduğu Başbuğunun peşindeydi.
Nihayet Başbuğumuzu taşıyan araç görülmüştü.
Hepimizde tarifsiz bir heyecan tarifsiz bir sevinç. Ne zaman hatırlasam o ilk gün ki heyecanı tekrar yaşarım. Ben başbuğumuzun elini öptükten sonra, yanı başımda duran Levent kardeşimizin başını okşayan cennet mekan “Nasılsın Muhammet” deyivermişti.
Muhammet..?
Hey koca başbuğum hapiste geçen çileli yıllar Levent’in adını unutturmuştu, diye düşündüm.
Sonra kime sorduğumu hatırlamıyorum. Dursun abi olsa gerek. Oda bana Levent’in ismini Başbuğumuz koymuştu dedi. Adı Muhammet Levent imiş.
Evet sevgili dostlar…
O küçücük çocuk şimdi bizlerin “vekili” olmaya talip olmuş.
İyide etmiş…
Allah ondan razı olsun…
Ülkücüye vekil olabilecek en iyi isimdir…
Yukarıda ki anımı, tanımayan insanların tanıması ve onun nasıl bir geçmişe sahip olduğunu bilmesi için anlattım. Ömrünün tamamını bu davaya adamış bu yiğit kardeşimizin bu davayı temsil etmesi bizlere gurur verir.
Gençliğinde ocaklarda, daha sonra ilçe başkanı ve son iki dönemde ilbaşkanı olarak hizmet ettiği davasına şimdide vekil olarak hizmet edecektir.
Muhammet Levent BÜLBÜL saçının telinden tırnağının ucuna kadar ülkücüdür…
Hiçbir dönem kıvırmamış, yamulmamıştır….
Onu eleştirenler ya kıskançlıklarından yada tanımadıklarından eleştirebilir…
Ömrünü Türk milletinin davasına adayan bu koca yürekli ülküdaşım şimdi ömrünü adadığı milletini temsil edecek.
Türk milleti emin olsun o vekil sıraları böyle bir dava adamını ağırlamanın farkını yaşayacaktır.
Türk-İslam davasının yiğit bir ismini daha Ankara’ya uğurlayacağız…
Son sözüm sevgili Başbuğuma:
BAŞBUĞUM; Adını koyduğun o küçük çocuk hayatının hiçbir safhasında senin yolundan dönmedi. Emanetlerine sahip çıktı. Davanı satmadı, satanlarla olmadı.
Rahat uyu başbuğum davan emin ellerde…
Yolun açık olsun Muhammet’im…
Yolun açık olsun Levent’im…
Yol onun varlık onun gerisi hep angarya
Yüz üstü çok süründün ayağa kalk SAKARYA.
Sağ kalın sağlıcakla kalın…