Öznur Salkım
İŞÇİ OLMANIN KADERSİZLİĞİ
Söylenecek çok söz, konuşulacak çok konu var bu belli.
Türkiye de işçi olmak zaten başlı başına en büyük emektir aslında.
Yeter ki ele güne muhtaç olmadan yaşayabilmek için sunulan her imkana boyun eğmeyi bilsin!
Bir de üstüne sosyal haklardan birinin olması yeterli gelince kimse gerçek hakkının peşine düşmüyor işte.
Hendek'te yaşanan patlama bu olaylardan sadece biri;ama ne ilk ne de sonuncusu değil tabi ki...
İşçi; emek veren, alın teri döken iş yerlerinin üretimine hız veren en etkili faktörken, en düşük maaşa tabi tutulan, bazı yerlerde yıllık izinin ne olduğunu hiç yaşamamış, bazı yerlerde yıllarını vermiş olmasına rağmen, hiçbir farka tabi tutulmamış, bazen kıt kanaat bazen de fazla mesailerle fazla ücret alabilmek için kendini hiçe sayan emektar insan topluluğu...
İşçiler için iş yerleri her şey demektir. İhtiyacı vardır, muhtaçtır ve işsiz kalmaktansa gittiği yere kadar gitsin diyecek kadar da vefakardır.
Hatta bazen farkında oldukları olumsuzluklara rağmen; sabah evden çıkıp bir daha geri dönememeyi göze almaktır...
Dün olay yaşadığından bu yana herkes kendince ve haklılıklarıyla birlikte yorumlarda bulunuyor.
Peki; ama gerçek ne?
Bu iş yeri son yıllarda zaten buna benzer olaylar yaşamış bir yer.
Hatta sonucu ölümle bitmiş vakalarada sahiplik etmiş.
İş güvenliği eksikliği mi, büyük bir tedbirsizlik mi ya da geliyorum diyen kazayı açık açık davet etmek mi?
Sonucunu ilerleyen günlerdeki soruşturma sürecinde görebilmeyi ümit ediyorum.
Gidenlerin geri gelmeyeceği canımızı yakan hepimizi kahreden bu ve bunun gibi olayların tüm işverenlere ders olmasını temenni ediyorum.
Dün orada yok olan bir fabrika değildi.
Sadece alın teriyle emek veren onlarca işçinin hayatla savaşıydı.
Her birinin akşam eve döndüklerinde yapacakları vardı; ama malesef olmadı.
Düğünlerde, partilerde, eğlenmek için yapılan bir madde çok mu gerekli diye yorumlar yapmanın doğru olduğunu da düşünmüyorum.
Bizim ülkemizde üretilen madde değil üretim yapılan alanlar ve bu üretimde eksikleri göz ardı eden sorumluların eksikliğinin tartışılması gerektiğini düşünüyorum.
Umuyorum ki herkes alması gereken dersi almıştır.
Bu patlamaya maruz kalmış öncelikle tüm işçilerimize ve çevre köylerdeki vatandaşlarımıza, Hendek ve Akyazı halkına hatta tüm Sakarya'mıza geçmiş olsun diliyorum. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet ailelerine sabır diliyorum.
Rabbim kimseyi böyle acılarla sınamasın.
İş kazaları kimsenin kaderi olmasın...