Hepimizin doğduğu, birde mutlu olduğu yerler vardır. Benim mekanım gökyüzü, gökyüzüne dair her şey ama her şey; bulutlar ,yıldızlar, ay ,güneş her birinin ayrı bir hissi, ayrı bir çağrışımı vardır. Birde kulağa nasıl melodik, nasıl şiirsel ve derin geliyorlar değil mi? Aramızda kalsın ama gökyüzü kurallarını ihlal ettim, belki de çok sevdim o yüzden cezalandırılıp dünyaya yollandığımı biliyorum, ha bu arada pek akıllandığım da söylenemez.

Burada cezalı bir sürü ahbabım, akrabam,dostlarım var, hepimiz bir garibiz, amiyane tabirle kırığız…Buluruz birbirimizi, biz gökyüzü çocuklarıyız ,kimimiz yıldızları saatlerce seyreder, güneşin doğuşuna ,batışına aşık olur, kimimiz yıldızlarla sohbet eder,dolunuyda gökyüzünü sarmalar, siz ağlayarak bulutları seyrettiniz mi hiç? bazen ağlar, bazen kahkaha atarlar…

Heryerin gökyüzüsü, bulutu ayrıdır, renkleri ve şekilleri de…Bizler gökyüzü çocukları, kaç sabahın kızıl doğuşunda yutkunduk sevdalarımızı, özlemi hasretlerimizi....Biz biliriz birbirimizi, severde ulaşamayız yıldızlara.Bir doğuş hikayesi vursun yüreğinize, her gün batımı umutlar serpilsin,kızıl ,eflatun,mor bütün renklerle dans etsin, melodisi gökyüzü olsun. Belki bir gün cezamız bitecek, yükseleceğiz gökyüzüne kanatlarımızla sevdiklerimiz, yüreğimizde sevdalarımızda bir gün mutlaka semada buluşacağız.

Biz bir avuç gökyüzü çocuklarıyız biraz değişik biraz da huysuz.