Kemal Aslan
ÇAPIN KADARSIN...
İnsanın çapı, dostlarının çapı kadardır.
Dostlarımızın, boyasıyla boyanır, ahlakı ile ahlaklanırız.
Kişinin kalitesini, dostları belirler.
Kim olduğunu bilmek isterse, kimlerle dost olduğuna bakmalı insan.
Herkes, kendi “ayarına”, aklına göre dost edinir.
Her kuş, kendi cinsiyle uçar.
Kartallar kartallarla...
Kargalar kargalarla.
Hayallerini, umutlarını, hedeflerini gerçekleştirmene destek veren, seni yüreklendiren, sana omuz veren, seninle aynı yöne bakan, aynı değerlere sahip insanla dost olmalı.
Akıllı insan, kime akıl danışacağını bilen insandır.
Akıl danışacağın insanla dost ol.
İnsanın hayatında, mutlaka kendine öğüt veren gerçek dostları olmalı.
Çünkü gerçek dostlar, insanın "hayat sigortasıdır."
Nasıl bir insan olmak istiyorsan, öyle insanlarla dost ol.
Yüreği temiz insanla dost ol.
Edindiğin dostlarının fikirleri kirliyse, senin “kalbin ve fikirlerin” ne kadar temiz olursa olsun, er ya da geç senin de kalbin ve fikirlerin kirlenir.
Duygular gibi, değerler ve inançlar da kişiden kişiye sirayet eder.
Doğru yolu yanlış insanla yürürsen, yolunu da doğrunu şaşırırsın.
Fedakarlığı, iyiliği, merhameti, sevgiyi istismar eden kişi, "ahmağın" ta kendisidir.!!!!!
Vefa, sadece "asil ruhlu" insanlarda bulunan bir özelliktir.
Vefası olmayan, duygularını istismar eden ahmak adamdan uzak dur.
Kendisine yapılan bir iyilik karşısında, teşekkür etmeyen ve kendisinin yaptığı hatadan dolayı, özür dilemeyen insanlardan uzak dur...!!!!
Asla dikene de güle de aynı değeri verme. Bu senin gülü de dikeni de tanımadığını gösterir.
Usta şair İsmet Özel’in deyimiyle; “Karlı bir gece vakti uyandıracağın” dostlar bul kendine.
Bir insanla birlikte olduğunda, mutlu hissetmen ve zevk alman seni aldatmasın.!!!
Gerçek dostlukta, bundan daha fazlası gerekir.
Yanında bulunduğunda, “iç huzursuzluğu hissettiğin” insandan uzak dur.!!!
İç huzuru, gerçek dostla sahte dostu ayırabileceğin en sağlam duygudur. Çünkü “iç huzursuzluğu” duyguların “sigortasıdır.”
Gerçek dostlar insana, mutluluğun yanında, iç huzuru verir.!!!
Ulu bilge Tebrizli Şems ne güzel söylemiş; “Biri gelir seni sen eder, biri gelir seni senden eder.!!!!!
Unutma; güvenine layık olmayan, sevgine de layık değildir.
Güven, sevgiden önce gelir...
Güvenmeden sevmek, dost olmak; üç günlüktür. Güvenerek sevmek, dost olmak;
Çünkü insanların, bir gerçek değerleri, bir de "sözde, sahte değerleri" vardır.
Sözde; herkes dürüsttür, adildir, anlayışlıdır, cömerttir, yardımseverdir, tutarlıdır, ahlaklıdır.
İnsanın gerçek değerlerini; sözü değil,
Nasıl bir insan olmak istiyorsan, o kalitede ve özellikte insanla dost ol.
Çünkü arifle oturan, arif kalkar.
Cahille oturan, cahil kalkar
Son söz; “Bazı insanlar, bazı insanlara şifadır.
Okuduğum çok güzel bir yazı hayatımızın bizlere neler sunacağını kendi mesleğinin diliyle bizlere aktarmış sizler ile paylaşmak istedim.
Su gibi olursan seni kim durdurabilir...?
Bu kadar şeyi nasıl kontrol ediyorsun dedi çırak.
Usta cevap verdi ;
-"Kontrol etmiyorum idare ediyorum."
-"Arasında ne fark var?"diye sordu çırak.
Ustası dikiş makinesinde diktiği elbiseden başını kaldırdı tebessüm etti ve cevap verdi. -"Her kumaşın farklı bir ahlakı vardır.
Esneyen bir kumaşı dikerken yumuşak olmalısın aksi halde elbise dikiş yerlerinden buruşuk olur. Sert bir kumaşı dikerken yavaş olmalısın aksi halde iğneyi kırarsın.
İdare etmek, muhatabın hayat koşullarına göre hareket etmektir. Bu yaklaşım seni derin, geniş, anlayışlı ve bir sanatkar yapar. Sana yaşamayı öğretir, ahengi öğretir.
Kontrol etmek ise senin aynı kalman ve herkesin senin aynılığına göre olmasını beklemendir.
Yani, kontrol edersen taş olursun idare edersen su olursun. Su gibi olursan seni ne durdurur söylesene...!
ALINTI.