Yaşar Aygüneş
BABAM
Daha beş yaşındaydım ilk ayrıldığımızda.
Aileni daha iyi şartlarda yaşatmak uğruna düşmüştün gurbetin yollarına.
Senin dolmayacak yerini doldurma gayretindeydi güzel Anam.
Sonra on yaşında tekrar bir araya gelmiştik gavurun illerinde. Tedavim için getirmiştin beni Almanya’ya. Uzun yıllar ayrı kalacağımızı bilemeden yaşadık birkaç sene.
Dilini bilmediğim insanların acıyan bakışları soğutmuştu beni oralardan. Bana bakıp konuşan herkesin topal ayağım için konuştuğunu sanırdım, çocuksu duygularımla.
Kaçmak istiyordum oralardan. Sanki kendi ülkemde el üstünde tutulacağımı sanarak. O acıyan bakışlardan kaçmak istemiştim. Belkide kendimdendi bu kaçmak isteyişim. Belkide…
Doktor olacağım, ülkemde okuyacağım bahanesiyle kaçtım yanından. Çocuksu aklımın kavrayamadığı yalnızlığa kurtuluş diye bakarak.
Anamı ikna etmiştim doktor olacağım diye. Öyle ya güçlü bir destek lazımdı bu büyük kaçışa.
Ve oniki yaşında kaçmıştım aile sıcaklığından aptalca.
Sensiz ve senden uzakta geçsede günlerim hep dağ oldun varlığınla arkamda…
Ne doktoru çaycı bile olamamıştım hayatta.
Sadece korkaklığım yüzünden kaçmıştım gölgenden.
Oysa…
Şimdiki aklım olsa ayrılır mıydım? Senden, ailemden.
Değil bir ayağım iki ayağımda topal olsa. Hatta ellerimde olmasa. Takar mıydım elin hor bakışını takar mıydım? Asla…
“Küçük ateşi söndürür rüzgarlar, büyük ateş rüzgar vurdukça parlar” sözündeki gibi hasretin hep büyüdü yüreğimde.
Lanet gururum söyletmedi bunları sağlığında sana. Ama eminim bir yerlerde duyuyorsun bu sözlerimi. Gözlerinin dolduğunu hissediyorum bu çaresiz oğluna.
Bunları kaleme alma sebebim hayat hikayemi anlatmak değil asla. Öyle olsa babamın kabrinin başında anlatırdım bunları.
Kıymetini bilin babanızın ananızın sağlığında. Sizin için her şeyi yapabilecek o güzel insanları sevin sınırsızca.
Sonra benim gibi yanar yüreğiniz, her geçen gün biraz daha…
Seni tanıyan kimle karşılaştımsa, iyi adamdı baban diyorlar.
İyi adamdı…
Bende biliyorum benim babam çok iyi adamdı.
Ben layık olamamıştım ona.
Şimdi komşusun efendimize ebedi hayatta.
Bir gün bende geleceğim elbette o tarafa. Dua ette bu sefer hata yapmayayım geleyim yanına.
Dua et bu biçare oğluna.
Dua et baba…
Ruhun şad mekanın cennet olsun güzel adam; Babam…