Bizim zamanımızda diyerek başlamak istemiyorum ama gerçekten bizim zamanımızda diyerek devam etmek istiyorum, mahalle maçları oynardı, kolumuzun altında bir plastik topla 7 -8 kişilik bir grupla kendi mahallemizden çık, karşımıza gelen ilk mahalledeki çocuk grubuyla 6 da devre 12 biter usulüyle hemen maça başlardık. Okul zamanları bütün cumartesi pazarımız hemen hemen bu şekilde geçerdi, toz toprak içinde kalırdı, yıkanmak sorun değildi o zamanın çocukları için hemen çay deresine gider taşlarla suyun önüne kendimize göre bir bent yapar günün kalan bölümünü Hendek’in bize sunduğu 4 yıldızlı çay deresinin sularında yıkanma işini hallederdik. Eğer hazırlanmış bir bentte yüzecekseniz o taşları ören mahalle çocukları gelir –yüzmek istiyorsanız yüzeceğimiz yerden siz de taş toplayacaksınız derdi eğer yüzmek istiyorsanız bendin dibinden taş toplamanız icap ederdi, velhasıl çocuk olarak oyun ve oyunun vermiş olduğu tüm gelişimleri bilmeden tamamlamış oluyorduk.

O zamanlar Hendek’te federe olarak mücadele eden 2 takım vardı bir tanesi Hendek Esnaf spor bir tanesi Hendek Gençlik spor. Bu iki takımda top oynamak için on yedi on sekiz yaşına kadar beklemeniz gerekirdi bunun yanında takımda top oynayan birisini tanımanız gerekiyordu ki sizi takıma alsınlar. Takımların alt yapısı bütün Hendekti bu iki takımda oynayan futbolcular biz yaşlardaki çocuklar için her biri birer hayal kahramanı gibiydi. Ben futbola Hendek Esnaf sporda Bülent SÖZERİ hocamın elinde 13 yaşında başladım. Neredeyse otuz beş kırk kişilik bir takımdı kimler yoktu ki o takımda… Bize minik takım diyorlardı bizden bir üst olan genç takım ve en yukarıda a takım bütün alt yapı bu kadardı. Hoca olarak bir tek Bülent hoca ilgilenirdi malzeme olarak herkes evinde ne varsa onunla gelirdi, imkan olarak son derce kötü şartlarda idman yapılıyordu, ama her idman sayı artardı eksilmezdi. İlk hazırlık maçımızı Adapazarı Taç spora karşı oynamıştık ve heyecandan sabaha kadar uyuyamadığı mı hala hatırlıyorum. Hendek Esnaf spor birinci amatör kümede şampiyon olduğunda ben minik takımdaydım. A takımda kaleci İsmail ŞEN vardı daha kimler yoktu , sağ bek Mehmet SÜTLÜ, sol bek Yaşar BİRİNCİ, stoper Reşat GÜRSEL, libero Yurttan KURU, orta sahada Behçet KÖPRÜLÜ, Dobi İsmail Basri TARIM, forvette Çetin YILMAZ, Cemil BAYRAK ve İsmail TOR. Şimdi bu isimleri neden yazdım diye soracak olursanız hem yeni nesil futbolcu kardeşlerime ellerindeki bayrağın nereden geldiğini hatırlatmak hem de Hendek’e o dönem çok büyük sevinçler yaşatan bu sporcu büyüklerime unutulmadıklarını göstermek için yazdım. Tabi ki efsane başkan Ali DUYAR’I unutmak mümkün değil o döneme emeği geçen tüm yönetici sporcu ve hatta seyirci büyüklerimin ellerinden öpüyorum.

Şimdi Hendek’te spor yapmak o döneme nazaran çok daha kolay, aileler çok daha bilinçli. Fakat çocuklar teknolojiye yenik düşüyor, artık futbol bilgisayarda oynanıyor, kolunun altında lastik topla mahalle mahalle dolaşan çocuklar yok. Kırılan cam sesleri kesildi, top taş üstünden geçti kavgaları bitti. Bunun üzerine birde paralı spor okulları açılınca ekonomik durumu iyi olmayan fakat yeteneği olan çocuklar futbolun dışında kaldı bunun en büyük zararını Hendek’in geleceği çekecektir. Futbol parayla öğretilen bir oyun olamamalı herkesin her çocuğun yapabildiği bir spor olmalı.

Profesyonelliğe geçiş hazırlıkları yapılmalı ilçe kabuğunu kırmalı bunca yıldır yaşanmış şampiyonluklar profesyonel ligle sonuçlanmayınca seyirci futbola soğudu. Yeni heyecanlar yaratılmalı artık takımlarımız şampiyon oluyor ama Hendek’in yarısından fazlasının bundan haberi yok olanında çok umurunda değil. Evet seyirci artık farklı lig heyecanı arıyor yıllardır Demir sporla, Şeker sporla, Yıldırım sporla vb. takımlarla oynamak seyirciyi sıktı kimse yanlış anlamasın takım olarak küçümsediğimden değil hatta ismini yazdığım Sakarya’nın bu köklü kulüpleri içinde söylemlerim geçerli. Artık Hendek’in profesyonel bir futbol takımı olması lazım bunun için ilk, orta ve lise müdürlerinden mahalle muhtarlarına ihtiyaç var. Okul müdürleri okullarında okuyan yetenekli çocukları tespit edip yönlendirmesini yapacak, mahalle muhtarları keza aynı tespitleri yapmak için gerekirse aktif spor hocalarından gözlem desteği alarak mahallesindeki yetenekli çocukları izlettirecek. Belediyeden kaymakamlıktan ve hatta sanayi bölgesinden temsilcilerin olduğu bir idareci grup kurulup futbol takımın 3. Lige çıkarılması için projeler hazırlanacak. İşi ehline teslim edip takibi sağlanacak hem ilçe tanıtımı hem yeni bir ekonomik alan için Hendek’in lige çıkması şarttır bir kere çıkılırsa yıllarca orada kalacağımızı hatta çok daha yukarılara çıkacağımızı ben çok iyi biliyorum. Hendek Esnaf spor şampiyon olduğu 1982-83 sezonundan beri Hendek takımları onlarca kez şampiyon oldu. Artık ayağa kalkma zamanı, sporcularımızın gençler için yeniden hayal kahramanı gibi görülme zamanı. Hedefleri büyük bir Hendek’in önünde hiçbir güç duramayacaktır ayağa kalk Hendek şimdi Hendekli olma zamanı… Saygılarımla…