Akar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle yaptığı açıklama şu ifadelere yer verdi:
Toplumların gelişmişlik düzeyi ve kalkınma seviyesi demokrasi kültürünün yerleşmesi, hukuk sisteminin insan hak ve hürriyetlerini koruyup geliştirmeye dair iradeyle işler hale gelmesi ve toplumu oluşturan her bir bireyin eşit haklara sahip birer değer olduğunun kabulü nispetinde belirlenebilir.

İnsanlık tarihi hak ve hakikat mücadelesinin tezahürü olmakla birlikte verilen bu mücadelenin en kıymetlilerinden biri de kadınlarımızın emekleriyle, varlıklarıyla ve iradeleriyle içinde bulundukları toplumları ayakta tutuşlarının hak ettiği değeri alması adına verdikleri mücadeledir.
Günümüzde erişilen farkındalık umut verici olsa da her halükarda yeterli olmadığının kabulü gerekmektedir.

Zira kadim kültürümüz ile yüce dinimiz İslam’ın kadınlara dair gösterdiği hassasiyetin farkındalığı ile kadınlarımızı korumak ve hak ettikleri değeri almalarını sağlamak adına eksikliklerimizi gidermek, gerekli yasal düzenlemelerin yanında eğitim faaliyetlerine de ağırlık vererek zihinlerdeki baskıcı, hak ve hakkaniyetten uzak anlayışı bitirmek ifa edeceğimiz önemli vazifelerinden biri olacaktır.

Bu anlamda, insanlığın en temel hakkı olan yaşam hakkını ve bu hakkın üzerine bina edilmiş olan tüm hak ve özgürlüklerin millet varlığımızı koruyarak, refah seviyemizi yükseltmek için işletildiği bir Türkiye’de, aziz millet varlığının temelinde yer alan kadınlarımızın da hak ettiği değeri aldığı huzurlu günlere erişmeyi temenni ediyor, yetiştirdiği nesillerle milletimizi geleceğe taşıyan fedakâr ve azimli kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü tebrik ediyorum.