Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğba Arkan, “Kendinizi kötü hissediyorsanız parmak ucundan kan şekeri ölçümü yapabilirsiniz, orucunuz bozulmaz” dedi.
VM Medical Park Kocaeli Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğba Arkan, diyabet hastalarının Ramazan ayında bazı önemli noktalara dikkat etmesi gerektiğini söyledi. Şeker düşürücü hap ve iğne kullanan hastaların oruç tutmasının sakıncalı olduğunu belirten Dr. Tuğba Arkan, “Oruç tutmak isteyen diyabet hastalarının tahlililerini yaptırarak hekim desteği alması gerekir. Bilinçsiz bir şekilde oruç tutma çabaları organ hasarına sebep olabilir” dedi.
PARMAK UCUNDAN KAN ŞEKERİ ÖLÇÜMÜ ORUCU BOZMAZ
Kan şekerinde oluşacak dengesizlikler kendini hipoglisemi (kan şeker düşüklüğü) ve hiperglisemi (kan şeker yüksekliği) şeklinde gösterdiğini ifade eden Arkan, Hipoglisemi (kan şekeri düzeylerinin çok düşük olması durumu) belirtilerinden de bahsetti. Belirtilerin hissedilmesi durumunda kan şekerinin ölçülebileceğini söyleyen Dr. Tuğba Arkan, “Hipoglisemi (kan şekeri düzeylerinin çok düşük olması durumu) belirtileri: Titreme ve terleme, bulanık görme, dudaklarda karıncalanma, asabiyet/endişe duyulması ve nabızda hızlanma/çarpıntı. Hiperglisemi (kan şekeri düzeylerinin çok yüksek olması durumu) belirtileri ise: Susamak, idrara sık çıkmak, baş ağrıları, aşırı yorgunluk, nefeste aseton kokusu (yalnızca Tip 1 diyabetli bireylerde görülür), susuzluk, çok susamak, tuvalete olduğundan daha az çıkmak, dudak, ağız ve deride kuruluk. Kan şekerleri ölçüm cihazınız varsa ölçüm yapmaya çekinmeyin. Parmak ucundan kan şekeri ölçümü orucu bozmaz” diye konuştu.
ORUÇ TUTACAK DİYABET HASTALARINA ÖNERİLER
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğba Arkan ayrıca Ramazan ayında oruç tutacak diyabet hastalarına bir takım önerilerde de bulundu. Arkan, “Kötü beslenmek, yetersiz sıvı almak, çok şekerli ve/veya yağlı besinleri tüketmek ağırlık artışına ve mide-barsak sorunlarına sebep olabilir. Sıvı ihtiyacımızı karşılayabilmek için iftar sahur arasında mümkün olduğunca şekersiz sıvılar (bol su, şekersiz komposto, ayran, süt, maden suyu gibi) tüketin. Sahuru kahvaltı gibi düşünüp, az yağlı peynir, yumurta, birkaç zeytin, çavdar veya tam buğday ekmeği, bol yeşillik tercih edebilir, bunu bir bardak süt veya ayran ve bir porsiyon meyve ile zenginleştirebiliriz. Posadan zengin bu öğün, bizi uzun süre tok tutacak, iftara kadar daha konforlu bir gün geçirmemizi sağlayacaktır. İftarda ise, 1 kase çorba ve salata ile orucumuzu açıp, 10-15 dakika ara verdikten sonra et veya sebze yemeği, yoğurt, çavdar veya tam buğday ekmeği ile devam edebiliriz” şeklinde konuştu.
BEYAZ UNDAN YAPILAN PİDEYE DİKKAT
Beyaz undan yapılan pidenin kan şekeri üzerinde olumsuz etkileri olduğu için diyabet hastaları tarafından tercih edilmemesi konusunda da vurgu yapan VM Medical Park Kocaeli Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğba Arkan, “Beyaz undan yapılan pidenin kan şekeri üzerinde olumsuz etkileri olacağı için tercih edilmemelidir. Ayrıca iftar ve sahurda yemek yeme hızınızı yavaşlatmanız şeker kontrolünü de kolaylaştıracaktır. Gece ara öğününde ise, gün boyu yeterince tüketemediğiniz/ eksik kalan besin gruplarına yer verebilir; meyve, süt veya yoğurt, fındık, badem, ceviz gibi yağlı tohumları tercih edebiliriz. Tek bir öğünde bu besin çeşitliliğini sağlamak mümkün olmadığı için sahuru atlayarak oruç tutmayınız. Hazır paketlenmiş, şişelenmiş rafine ürünlerden zaten kaçınması gereken diyabetli hastalar ramazan ayı boyunca da bu tarz besinlerden uzak durmalıdır. Aşırı yağlı, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar, hafif meyvelerle tatlandırılmış atıştırmalıkları tercih etmelisiniz. Sıcak yaz günlerini renklendirmek için haftanın bir-iki günü bir dondurma ile kendimizi ödüllendirebiliriz” ifadelerini kullandı.